üniversiteyi daha geç kazanan arkadaş

Arkadaş ziyaretinin güzeli habersiz gelendir. Şener üniversite sınavını benden önce kazanmıştı. Dandik bir üniversitenin dandik bir bölümü... Az dalga geçmemiştim muallakyle, "Oraya niye gittin çemçük ağızlı" diyerekten. Gerçi aynı bölümdeyiz şu an. Hehe neyse.

Bilirsiniz, üniversiteyi sizden erken kazanan arkadaşlarınız yalandan da olsa sizi bulunduğu şehre çağırır. Ama bu Şener beni hiç çağırmamıştı. Tabi ben de biraz gönül koydum. Allah vergisi yüzsüzlüğümden aldığım gücü kullanarak haber vermeden bulunduğu şehre gitmeyi düşündüm. Gittim şehrine, düşündüğümü yaptım. Telefon rehberimden karizmatik bir yolla "Ş"ye basarak Şener'i buldum. Sıra nerede olduğuydu.

Şener, büyük turist. Neredeydi...

"Yes" tuşuna basacağım anda telefonu cevaplamaması için dua etmeye başladım. Farklı hatların insanlarıydık. Birden aklıma "Fight Club" romanındaki şu cümleler geldi: "Daha dibe vurmadan çözülürsen," diyor Tyler, "Asla sonuna kadar zütüremezsin." Ancak felaketten sonra yeniden doğabilirmişiz. "Ancak her şeyini kaybettikten sonra" diyor Tyler, "Canının istediğini yapmakta özgür olursun."

Tüm kontörlerimi kaybetmeyi düşündüm. Ancak bu şekilde özgür olabileceğimi düşündüm. Bu benim için gerçek bir felaketti. Romanın etkisinde fazlaca kalmış olmalıyım ki diğer tarafım gibtiri çekti. Artık ben de bir "Tyler"dım. Özgüvenim yerine gelmişti. Tüm sefil bakışlarımdan kurtularak yeni ayak bastığım şehre korku salmıştım. bunları düşünürken duam kabul oldu. telefona bakmadı.

Şener, telefonuna baktığında tek bir arama görmesi onu pek meraklandırmazdı, bu sebeple yeniden aradım. yavşak tetikteymiş gibi hemen açtı. Refleks olacak ki terbiyesizce bir küfür ettim. Oda samimiyet göstergesi sanıp güldü. Sonra ben de güldüm, uzatmadım. Hemen konuya girdim "Geldim lan seni ziyarete" dedim. "Aa harbiden mi, görüşelim mi?" dedi. Bu soruyu o zaman fazla dert etmemiştim.


O gün çok iyiydi bir kez daha adet yerini buldu. Kazanamayan, kazananı farklı bir yolla da olsa ziyarete gelmişti.


O yüzsüz, sefil, iyi niyetli, geç kazanan arkadaş; Yani ben, Şerafettin.