1. 1.
    +2
    yanıma geldiğinde sonuçta iki yabancıyız. ne yapacağımı bilemedim. ta ki direk boynuma sarılıp "işte benim sevgilim!" diyene kadar. o ana kadar 18 yıllık hayatımda hiç böylesine mutlu olmamış; kalbim bu kadar hızlı çarpmamıştı. yürümeye başladık, nereye gideceğimizi dahi bilmiyoruz. o konuşuyor, ben güçlükle nefes alıp cevap veriyordum. hiç böyle olmamıştım çocukken geçirdiğim astım krizlerinden beri. solunum fıs fısımı bırakalı yıllar olmuştu neredeyse. ama ben tam hatırlamasam da o hep hatırlattı. tam izmir caddesinin karşısındaki köprüden çıkarken. "şu an babam görse ne yaparsın?" dediğinde elini tutmuşum. "işte bunu yaparım" demişim. bir tek bunu becerebildim zaten o gün. ama dediğim gibi ilk gündü.

    • **

    din olgusu içimde oldukça vardı o zamanlar. buluşmanın sonuna geldiğimizde deist olduğunu bildiğim halde kıza giderken "allah'a emanet ol" demiştim heyecandan. gülerek "olurum." demişti. gün böyle sona erdi ve eve gelene kadar kendi kendime gülümsedim huzurdan, mutluluktan.
    ···
   tümünü göster