ibretlik korku hikayesi

Bıkmıştım amk bune la rüya içinde rüya. Ama bunun rüya olmadığını çok iyi biliyordum. Çadırdan birden çıktı beni sabahtan beri izliyorsun ne anladın yaptıklarımdan hiç bir şey. Daha da tak varmış gibi izliyorsun git çadırına uyu dedi. Hiç itiraz bile edemeden çadırıma geçip uyudum. Öyle bi uyumuşum ki her yerim uyuşmuş. Üzerimde bir ağırlık var. Yatağımdan kalkamıyordum. Ben hep gözü açık uyurum. Bu bi problem galiba ama şu zamana kadar pek üstüne gitmedim. Öyle çadıra boş boş bakıyordum. Sevgilim birden geldi üstüme bi kova suyu döktü. Napıyorsun lan sen mal diye bağırdım kalktım ayağı bi tokat attım. istemsizce bi nefret oluşmuştu sevgilime karşı. Anlamadım ama çok pişman olmuştum ona vurduğuma ilk defa tokat attım. Sinirden kendimi gibesim geldi. Ama bir yandan da haklıydım. Afrikada su bulamıyorlar bizimkiler suyu bol buldu zütümüze kadar döküyor amk. Sevgilim yani Rümeysa ağlayıp koşmaya başladı. Alışılmış hareketler amk. O an gidip halen dövesim vardı onu ama yapmıyordum. Neden böyle bir düşünceye kapılmıştım ki . Lanet huur fatma’nın dün yaptıklarıyla alakası varmıydı bilmiyorum ama bu 3. Gün bize zehir olucaktı anlaşılan. Ama ben bu fatma’yı gibmeden bırakmazdım. Yaptıklarına baksana zütümden kan aldı resmen. Neyse rümeysanın yanına gittim. Özür felan diledim yaptığım bi hayvanlık felan dedim. Sadece barışmak için yoksa gibimde bile olmaz ama insan kıyamıyor birde orası var. Biraz öptüm kokladım sarıldım kıvama getirdim barıştı. Kahvaltı yaptık.