1. 1.
    0
    abilerimizin ferre zulalarını patlatmak hazine bulmakla eşdeğerdi. magnum çok kral dergiydi, hikayeleri yazan herifle hep tanışmak istemişimdir. neyse biz hikayeye dönelim. lise yeni bitmek üzere, mayıs ayında doğum günüm var. yaz aylarına yaklaşmış olmanın verdiği azgınlıkla her gün 31 çekiyorum. yaklaşık 2 hafta sonra 18 yaşıma giricem. evet belki hala kanunen reşit olmuycam ama sonuçta 18 yaşına girmek de bir olay o zamanlar. 10 apartmanlı bir sitede oturuyoruz, her katta 3 daire var. bizim ev asansörün karşısında, sol taraftaki dairede öğretmen bir karı koca var. bunların da aygül isminde bi kızları var. aygül'ü 14 yaşımdan beri tanıyorum. aslında çok da güzel bir kız değildi. sonra ne olduysa son bir senede oldu amk. bunun fincan gibi ufacık olan göüsleri şişti, saçını uzattı, biraz makyaj bakım derken fena sayılmayacak bir hatuna dönüştü. ben o zaman düz liseye gidiyorum, aygül anadolu lisesine. ortak bir arkadaşımız anlattı, aygül'ün sıra arkadaşı kızla çıkıyordu o zamanlar. aygül bana platonikmiş, ismimi defterine falan yazıyomuş. kız da bizim ortak arkadaşa anlatmış komşusuna karşı bişeyler hissediyor falan diye. bunu duyunca beynimin kılcal damarlarında dolaşan kanın yarısı gibime gitti. gözümde ateş çıktı.
    ···
   tümünü göster