1. 101.
    +1
    yaklaşık bir kaç haftadan sonra evden ilk defa,
    ırmak ın cenazesine gitmek için çıktım.
    ileri sarıyorum.
    gittiğimde annesi üstüne saldırdı.
    tüm bu olanlar için beni suçluyordu.
    onu bir takım garip insanalr ile tanıştırmıştım.
    onlar da bunu yapmıştı.
    annesi sürekli bunu söylüyordu.
    kızım intihar edemez diyordu.
    birileri onu öldürdü diyordu.
    korkuyordum,
    utanıyordum ve olabildiğine suçlu hissediyordum.
    çünkü ona bu ölüm düşüncesini ben aşılamıştım.
    adi bir korkak gibi vazgeçmiştim,
    onu yapayalnız bırakmıştım.
    o gün her şeyi noktalamamız lazımdı.
    fakat bunu yapmak yerine korkak gibi ondan ayrılmıştım.
    ona ve kendime,
    onun ve kendim için,
    güçlü olmalıydım. şimdi o toprak altındaydı,
    ben ise yüzsüzce nefes alıp veriyordum.

    bu olaydan sonra eve döndüğümde, ailem bir süre yanımda kaldı.
    her gün evden okula diye çıkıyor,
    bir kaç mekana takılıyordum.

    genellikle öğle yemeklerini beni kimsenin bulamayacağı bir yerde yemeye dikkat ediyordum.
    çünkü bir mekana girince saatlerce oturup müzik dinlemek kolaydı.
    fakat iş yemek yemeye gelince bir çok insanla karşılaşmak olasıydı.
    bu yüzden belli mekanlara gidiyordum.
    önceliğim tanışıklığım olmayacağı yerlere gitmekti.

    bir gün, hiç unutmadığım bir olay yaşadım.
    haftanın belli günleri belli yerlere gittiğim için,
    ve belli yemekler yediğim için,
    o gün, o güne ait mekana gittim.
    garson çorba mı diye sordu.
    evet dedim.
    her zamankinden abimin çorbası diye içeriye seslendi.
    artık her zamanki olmuştum.
    artık aittim.
    artık vardım ve varolmamam gerekiyordu.
    çorbayı beklemeden oradan çıkıp kaçtım.
    ···
   tümünü göster