0
Hücre hazırlık evresi olan interfazdan çıkıp, mitoz bölünmeye başladığında ışığı kırma gücü artar ve akışkanlığını büyük ölçüde kaybeder. Sitoplazma jelleşir.Çekirdek içinde kromozomal proteinlerle birleşmiş olan DNA, kromatin ipliği şeklinde görülmeye başlar. Buna “Kromonema” denir. Bölünme ilerledikçe kromatin iplikleri kendi üzerine kıvrılarak kısalıp kalınlaşmaya devam eder. ince uzun yapılı iken nukleus içine gelişi güzel dağılan kromozomal iplikler, kısalıp kalınlaştıkça nukleusun çevresine doğru çekilirler ve nukleus zarı parçalanır.Bu evrede kromozomların( kısalıp kalınlaşan kromonema’ya artık kromozom diyebiliriz) birbirine eşit iki kromatidten oluştuğunu ve bir sentromerle bir arada tutulduğunu görmek mümkündür.(Bu kromatidler, DNA’nın replikasyonundan sonra oluşmuşlardır.) Nukleus zarının parçalanmasıyla hücrenin merkezi daha akışkan bir hâl alır ve kromozomlar merkeze doğru hareket ederek merkezde bir dizi oluştururlar. Ekvatoral tablada dizilen kromozomlar sentromerlerinde ki kinetokorları ile iğ ipliklerine bağlanırlar. Daha sonra bütün kromozomların kardeş kromatidleri aynı anda birbirlerinden ayrılarak karşı kutuplara çekilmeye başlarlar.Bu devreye kadar kısalıp kalınlaşmaya devam eden kromozomlar; sentromerleri önde, kolları arkada olacak şekilde kutuplara çekilirler. Kutuplara erişen kromozomlar spirallerini(katlanmalarını) çözerek kromonema iplikleri haline gelirler. Daha sonra bunların etrafında nukleus zarı şekillenmeye başlar.Bu arada sitoplazma da 2’ye bölünmeye başlamıştır. Sitoplazmanın da bölünmesinin tamamlanmasıyla yavru hücreler oluşur.Bu yavru hücreler birbirinin ve kendisini oluşturan anaç hücrelerin birer kopyasıdır. Yeni oluşan bu hücreler artık birer yeni anaç hücrelerdir ve bölünme gerçekleştirebilmek için interfaz evresindedirler. Hücre hazırlık evresi olan interfazdan çıkıp, mitoz bölünmeye başladığında ışığı kırma gücü artar ve akışkanlığını büyük ölçüde kaybeder. Sitoplazma jelleşir.Çekirdek içinde kromozomal proteinlerle birleşmiş olan DNA, kromatin ipliği şeklinde görülmeye başlar. Buna “Kromonema” denir. Bölünme ilerledikçe kromatin iplikleri kendi üzerine kıvrılarak kısalıp kalınlaşmaya devam eder. ince uzun yapılı iken nukleus içine gelişi güzel dağılan kromozomal iplikler, kısalıp kalınlaştıkça nukleusun çevresine doğru çekilirler ve nukleus zarı parçalanır.Bu evrede kromozomların( kısalıp kalınlaşan kromonema’ya artık kromozom diyebiliriz) birbirine eşit iki kromatidten oluştuğunu ve bir sentromerle bir arada tutulduğunu görmek mümkündür.(Bu kromatidler, DNA’nın replikasyonundan sonra oluşmuşlardır.) Nukleus zarının parçalanmasıyla hücrenin merkezi daha akışkan bir hâl alır ve kromozomlar merkeze doğru hareket ederek merkezde bir dizi oluştururlar. Ekvatoral tablada dizilen kromozomlar sentromerlerinde ki kinetokorları ile iğ ipliklerine bağlanırlar. Daha sonra bütün kromozomların kardeş kromatidleri aynı anda birbirlerinden ayrılarak karşı kutuplara çekilmeye başlarlar.Bu devreye kadar kısalıp kalınlaşmaya devam eden kromozomlar; sentromerleri önde, kolları arkada olacak şekilde kutuplara çekilirler. Kutuplara erişen kromozomlar spirallerini(katlanmalarını) çözerek kromonema iplikleri haline gelirler. Daha sonra bunların etrafında nukleus zarı şekillenmeye başlar.Bu arada sitoplazma da 2’ye bölünmeye başlamıştır. Sitoplazmanın da bölünmesinin tamamlanmasıyla yavru hücreler oluşur.Bu yavru hücreler birbirinin ve kendisini oluşturan anaç hücrelerin birer kopyasıdır. Yeni oluşan bu hücreler artık birer yeni anaç hücrelerdir ve bölünme gerçekleştirebilmek için interfaz evresindedirler. Hücre hazırlık evresi olan interfazdan çıkıp, mitoz bölünmeye başladığında ışığı kırma gücü artar ve akışkanlığını büyük ölçüde kaybeder. Sitoplazma jelleşir.Çekirdek içinde kromozomal proteinlerle birleşmiş olan DNA, kromatin ipliği şeklinde görülmeye başlar. Buna “Kromonema” denir. Bölünme ilerledikçe kromatin iplikleri kendi üzerine kıvrılarak kısalıp kalınlaşmaya devam eder. ince uzun yapılı iken nukleus içine gelişi güzel dağılan kromozomal iplikler, kısalıp kalınlaştıkça nukleusun çevresine doğru çekilirler ve nukleus zarı parçalanır.Bu evrede kromozomların( kısalıp kalınlaşan kromonema’ya artık kromozom diyebiliriz) birbirine eşit iki kromatidten oluştuğunu ve bir sentromerle bir arada tutulduğunu görmek mümkündür.(Bu kromatidler, DNA’nın replikasyonundan sonra oluşmuşlardır.) Nukleus zarının parçalanmasıyla hücrenin merkezi daha akışkan bir hâl alır ve kromozomlar merkeze doğru hareket ederek merkezde bir dizi oluştururlar. Ekvatoral tablada dizilen kromozomlar sentromerlerinde ki kinetokorları ile iğ ipliklerine bağlanırlar. Daha sonra bütün kromozomların kardeş kromatidleri aynı anda birbirlerinden ayrılarak karşı kutuplara çekilmeye başlarlar.Bu devreye kadar kısalıp kalınlaşmaya devam eden kromozomlar; sentromerleri önde, kolları arkada olacak şekilde kutuplara çekilirler. Kutuplara erişen kromozomlar spirallerini(katlanmalarını) çözerek kromonema iplikleri haline gelirler. Daha sonra bunların etrafında nukleus zarı şekillenmeye başlar.Bu arada sitoplazma da 2’ye bölünmeye başlamıştır. Sitoplazmanın da bölünmesinin tamamlanmasıyla yavru hücreler oluşur.Bu yavru hücreler birbirinin ve kendisini oluşturan anaç hücrelerin birer kopyasıdır. Yeni oluşan bu hücreler artık birer yeni anaç hücrelerdir ve bölünme gerçekleştirebilmek için interfaz evresindedirler. Hücre hazırlık evresi olan interfazdan çıkıp, mitoz bölünmeye başladığında ışığı kırma gücü artar ve akışkanlığını büyük ölçüde kaybeder. Sitoplazma jelleşir.Çekirdek içinde kromozomal proteinlerle birleşmiş olan DNA, kromatin ipliği şeklinde görülmeye başlar. Buna “Kromonema” denir. Bölünme ilerledikçe kromatin iplikleri kendi üzerine kıvrılarak kısalıp kalınlaşmaya devam eder. ince uzun yapılı iken nukleus içine gelişi güzel dağılan kromozomal iplikler, kısalıp kalınlaştıkça nukleusun çevresine doğru çekilirler ve nukleus zarı parçalanır.Bu evrede kromozomların( kısalıp kalınlaşan kromonema’ya artık kromozom diyebiliriz) birbirine eşit iki kromatidten oluştuğunu ve bir sentromerle bir arada tutulduğunu görmek mümkündür.(Bu kromatidler, DNA’nın replikasyonundan sonra oluşmuşlardır.) Nukleus zarının parçalanmasıyla hücrenin merkezi daha akışkan bir hâl alır ve kromozomlar merkeze doğru hareket ederek merkezde bir dizi oluştururlar. Ekvatoral tablada dizilen kromozomlar sentromerlerinde ki kinetokorları ile iğ ipliklerine bağlanırlar. Daha sonra bütün kromozomların kardeş kromatidleri aynı anda birbirlerinden ayrılarak karşı kutuplara çekilmeye başlarlar.Bu devreye kadar kısalıp kalınlaşmaya devam eden kromozomlar; sentromerleri önde, kolları arkada olacak şekilde kutuplara çekilirler. Kutuplara erişen kromozomlar spirallerini(katlanmalarını) çözerek kromonema iplikleri haline gelirler. Daha sonra bunların etrafında nukleus zarı şekillenmeye başlar.Bu arada sitoplazma da 2’ye bölünmeye başlamıştır. Sitoplazmanın da bölünmesinin tamamlanmasıyla yavru hücreler oluşur.Bu yavru hücreler birbirinin ve kendisini oluşturan anaç hücrelerin birer kopyasıdır. Yeni oluşan bu hücreler artık birer yeni anaç hücrelerdir ve bölünme gerçekleştirebilmek için interfaz evresindedirler.
Tümünü Göster