1. 26.
    0
    @1

    adamların hırsızlık yaptığını, nasıl zengin olduğunu anlatıyorum, "çaldıysa benim malımı çaldı, sanane" diyorlar!!!

    adamların oy çaldığını gösteriyorum, sırtında oy çuvalı yakalananan adam cehape'li provokatör, oy yakanlar cehapeli provokatör, tutanak yanlışlıkları, onlarda cehapeli provokatör. akp çalmıyormuş oyları, cehape çalıyormuş kendi oylarını tak atabilmek için!!!

    ülkedeki gelir dağılımının dengesizliğini anlatıyorum, teyze diyorum, abi diyorum, sen burda asgari ücretle çalışırken o alkışladığın adamın milyarlarca dolarlık serveti oldu, bak bu fabrikayı satın aldı, bu şirketi kurdu, bu ona devredildi diyorum,"e oğlum bal tutan parmağını yalar" cevabını alıyorum!!!

    ülkenin doğusundaki açılım adlı rezaleti anlatıyorum, adamın vidyolarıyla filan, daha önce nasıl söylediği şeyi 2 sene sonra nasıl değiştirdiğini, terörist başının nasıl barış elçisi olduğunu, haburdan davul-zurna ile karşılananları, şehrin göbeğine kadar sızdırılan teröristleri anlatıyorum, iki popüler cevap "bb'nin bir bildiği vardır" ve "aman bölünürse bölünsün ülke, iyi ya gider orda yaşarlar" !!!

    bir okulda bina sorumlusu olan ak biriyle(aynı zamanda istanbul il teşkilatında bu adam) tartışıyorum, şöyle hırsızlık yapıldı, böyle tutanak tutturdum filan diye, bana "ben binada öyle güzel doyurdum ki sandık başkanlarını, karşı taraftan en az %25 oyu geçersiz saydırttık her sandıkta" diyor, bir de üstüne utanmadan "yargı bizde, polis bizde, ysk bizde, sen ne gibime tutanak tutturup uğraşıyorsun, biat etsene" diye cevap veriyor utanmadan

    dexer hakkında söylenen "peygamber olurdu", "ona dokunmak ibadettir", "akp'li olmak dexer ile nikahlı olmak gibidir", "doğduğu şehir kutsaldır", "ona uymak, allah'a biat etmektir" dediklerini, dexer'i arabadan kurtaran balyozu, kayseri milletvekilinin "balyoz-u şerif" adıyla kayseri il binasında sergilediğini filan anlatıyorum, "ama müslümanlar" diye cevap alıyorum.

    bunlar benim tek başıma verdiğim mücadelede bazı satır araları. eskiden bu halk için çok üzülürdüm. gelişmesi, aydınlanması için çok çalıştım. fakat halkımız cahilliğe o kadar çok alışmış ve cahilliği o kadar çok benimsemişki, ittirsen girmiyor aydınlanma artık. adamlar ayakkabı kutusu içinde milyon dolarları zütürürken, o ayakkabı kutusunun içinden çıkması gereken bir çift ayakkabıya muhtaç insanların, nasıl kör-sağır biçimde takipte olduklarını gördüm.

    maalesef tarih başından beri, ağa, bey, sultan, padişah vb. gibi kişiler tarafından güdülen bir millete demokrasi verdiğinde 90 sene yaşaması bile bir mucize haline geliyor.

    açıkçası, ben, dolar ile maaş alan, aylık geliri tl bazında 25bin lira üzerinde ve bu devlete, hükümete hiç bir şekilde bağımlı olmayan bir vatandaşım. devlet ile tek bağım, kimliğimde tc yazması. Ama bugüne kadar, asgari ücret alıp, çok zor şartlar altında çalışan 'vatandaş' kesimin hakkını ben aradım. Bana ne ya, kim ne yapmış, maaş ne olmuş, yaşam standardı ne olmuş?? beni gram etkilemedi. Bu seçimden sonra da benim yaşam standardım etkilenmedi. Sadece pgibolojik olarak etkilendim .Ama sonuçlar bana gösterdi ki; 'Kendini düşünmeyen kişiyi sen niye düşünesin? 'Eyy vatandaş, sen kendini düşünmediysen, ben niye kendimi üzüp, seni düşüneyim ki?? Artık herkes vicdanıyla başbaşa. ve bundan böyle o halk zerre gibimde bile değil.

    son olarak, bu coğrafya'da yaşamış ünlü düşünür platon(nam-ı diğer eflatun'un), 2500 sene önce yaptığı ibretlik tespit ile noktalıyorum:

    "Demokrasi, bir eğitim işidir. Eğitimsiz kitlelerle demokrasiye geçilirse oligarşi olur. Devam edilirse demagoglar türer. Demagoglardan da diktatörler çıkar."
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster