1. 26.
    +1
    ve yemeğini bitirdi. yanlış hatırlamıyosam ders 14,50 de falan başlıyodu. o sıralar saatin de 12,30 falan olduğunu varsayarsak rahat bi 2-3 saat muhabbet etmişiz.

    yemekten sonra kalktık kampüsün içindeki banklardan birine oturduk. hava kötü denmeyecek kadar iyiydi.

    selcan- ya bilmiyorum haddimi aşıyosam beni uyar ama sanki seni birazcık sessiz bi tip olarak gördüm yani böyle herşeyi içine atıyo olmalısın. ve haberi alınca direk gelip konuşmak istedim seninle çünkü ben böyle ağır bi olayı ancak dertleşerek konuşarak aşabildim çevremdekilerle. ama sen öyle değilsin yani benim gibi değilsin o yüzden gelip acını anlayabileceği bi insana anlatmanı istedim yani anlatmak istemiyosan seni anlarım ama bana anlat ne olursun dedi.
    (mala bağlamıştım amk daha 20 dk önce tanıştığım kız. ki sıradan bi kız değil okulun ilk gününden beri güzelliğiyle büyüleyen kız beni düşünüyordu resmen)
    prado- haklısın evet içime kapanık birisiyim heralde.
    selcan- bak aynı şeyleri bende yaşadım çok zor bi durum yani bide şu an da ailenden uzaksın yani. tek başınasın bir nevi
    prado- evet öyle tabii ama alışmak lazım yani hayatın gerçekleri bunlar
    selcan- tabi ki ama ne olursa olsun ben yanındayım yani. kafan bozulursa falan gelip benimle dertleşebilirsin bil istedim *
    prado- olur yani sağol kemküm

    bu düzeyde böyle derse kadar muhabbet ettik beyler ders başladı eski kızlı erkekli tayfasının yanına gitti oturmak için. bense 2 sapla beraber oturdum. yalan yok yani belki beraber oturmayı teklif eder diye düşündüm ama etmedi. o etmeyince bende sesimi çıkarmadım yanş
    ···
   tümünü göster