0
-peki bana diğer hikayeleri ne zaman anlatıcaksın ayaz
-vakti gelince
-vaktin geleceğini nasıl hesaplıcaksın, ölümlü dünya hatta bir kişi ölünce diğerini de öldürücek dünya
-bana zor soru sorma, hayatımda yeterince zor soru ile uğraştım
uyumam lazım işe kalkıcam
-tek sana soruyor dimi hayat zor soruyu,tek sensin dertli bu dünyada ki
-ne soruyor sana? lise sonda hangi üniyi seçiceksin onu mu?
ya da evlenme teklif etmiş adama evet ve hayırdan oluşan şıklı bir soru mu?
yoksa bizimle çalışır mısınız diyen kağıda yazılı imtihan mı?
-sana bin bilinmeyenli denklem mi sordu allasen ayaz
-...
-iyi geceler de bari
-...
sanırım fazla üzerine gidiyor oluşum
sürekli de onun hakkında konuşma isteğimden olsa gerek
ayaz benimle her zaman konuşmuyordu
işine gelirse soruma oturup uzun uzun cevap veriyor
işine gelmezse de çok sinir bozucu bir şekilde susuyordu
o sustuğu zaman bende ne kadar iş varsa ona verip sinir dağıtıyordum
şirkette de konuşmaya başlamış olduğumuz için
şirket çalışanları bizi tekrar barışmaya çalışan eski sevgililer olarak görmeye başladı
hadi dediler gidiyoz
nereye dedim bu gece beraber yemek yencek şirketçe dediler
iyi dedim gidelim
ama ayaz'ı da getireceksin dediler
gelmez ki o dedim
çocuk senin yüzünden bir yere gidemiyor dediler
haklılar mıydı hakikaten
sormalıydım ayaz'a
-bu akşam yemeğe gelcek misin?
-hayır
-niye
-ailemle zaman geçirmek istiyorum
-benim yüzümden gelmiyorsun dimi?
-seninle alakası yok
-var ayaz herkes eski sevgilisi yüzünden gelmiyor diyor
herkes beni suçluyor,ne yaptın sen buna ne kadar korkmuş senden diyor
ve ben artık bunları duymak istemiyorum
birgün canım çok sıkılıcak ve senin eski sevgilin yalanını anlatıcam onlara
-ne diceksin?o bir deli mi diceksin?
deliyse neden işe girmesine izin verdin derlerse ne diyeceksin?
deliyse kendi departmanına neden aldırdın diye sorarlarsa ne diceksin?
-kendini öldürücek ailesini mutlu etmek için böyle yapıyor dicem
-eğlenceli olmaz kimse inanmaz sana
ailem bile inanmaz
çok geç artık düzeldiğimi sanıyorlar
-bilerek yaptın dimi? bilerek girdin bu işe
benim ablana anlatma ihtimalime karşı yaptın dimi?
şimdi de ortalarda düzelmiş olarak gözükerek
daha çok inandırıcılığımı kaybetmem için elinden geleni yapıyorsun dimi ayaz
nasıl da akıl edemedim bunu?
-hayır yemeğe gelmememin sebebi insanların bana bağlanmasını istememem
bana bağlanmış beni sevmiş yeteri kadar kişiyi üzerek gidicem
-insanlar ölümü kabullenebilir ayaz
ölücek tek yakınları sen olmucaksın
-peki
-peki ne?
-...
-ayaz
bilin bakalım akşama yemeğe kim geldi?
ve o gelince herkes bana baktı
kulağıma yakın oturanlar barıştınız mı diye sordu bile
ona ayrılan yer yanım oldu
yemek öncesi şaraplar içildi
yemekler söylendi
ayaz'ın benim burda ne işim var gibi davranması
nedense sadece benim sinirimi bozuyor
diğer çalışanlar ona sadece mal diyordu
öyle ki şarap kadehleri kalkarken
-ayaz sen bırak başkaları yıkıcak onları
sen başlarsan tüm restaurantın bardaklarını yıkarsın espirileri bile yapılıyordu
susuyordu ayaz
bu espiriye benim sinirlendiğim kadar sinirlenmemişti
içkiler içildikçe şaka dozajları artmaya başladı
ayaz hiç gülmüyordu
onun sessizliği beni de sessizleştiriyor
daha doğrusu düşündürüyordu
her yapılan şakaya tepki vermemesi sonucu benim de suratıma bakılıyordu
alınıp alınmadığımı görmek için
kulağına eğilip
-ne yapıyorsun sen ayaz dedim
-noldu dedi
-insanlara benim senin gibi bi aptalla nasıl eskiden çıktığımı düşündürüyorsun
bir daha yalan söylerken detaylara dikkat et lütfen
sanırım gerçekten boşa zorlamıştım ayaz'ı
umrunda değildi ki bu insanlar
hiç birisi umrunda değildi
sorular sormaya başladılar ayaz'a
yarısını bile cevaplamadı
ben bildiğim kadarı ile onu yormamaya çalıştım
yemek sonrası
•
boş boş oturma kadehleri bari doldur dedi ayaz'a o gece en çok takılmış müdürlerimizden ekrem bey
şişeyi eline aldı ayaz doldurdu
ben ayaz'a yaklaşıp yapma kendisi doldursun dedim
-tamam sorun değil biraz sarhoşlar ben doldururum dedi ayaz
-sana nefes almak bile kafa yapıyor ayazcım bırak bugünde bizim kafamız güzel olsun dedi
herkes güldü
susmalarını bekledi ayaz
sonra tüm masadaki bayanlara teker teker baktı
müdüre dönüp
-bu masadan sana iş çıkmaz kadehi diğer eline al yorulmasın gece lazım olur dedi
herkes dondu
espirilerini gülümsemeyerek yapması daha dondurucuydu
çoğu kavrayamadı ne demek istediğini
ama ben içten içe sevindim ona laf sokmasına
-müdür o yapma dedim ayaz'a susmasını söyledim
-burdaki herkes benim arkadaşım,
en azından arkadaş edinebiliyorum, veya ortamdayken konuşabiliyorum dedi ekrem bey
ama sinirliydi sinirli gözükmemesi lazımdı kendince gülümsedi
ayaz'a susmasını ve altta kalmasını söyledim
bırak müdür o uğraşma dedim
peki dedi yine ayaz a sorular yine gelmeye başladı
Tümünü Göster