0
*önce okuyun, daha sonra açıklama yapacağım..
öyle özlüyorum ki seni
melodisini bile hatırlayamadığım şarkının
zihnimde kayıp sözleri gibi
öyle bekliyorum ki seni
kötü sesli küçük kızın aynı karşısındaki performansı gibi
ve öyle seviyorum ki seni
hergün, bıkmadan
kimseler duymadan
ama içimden haykırarak
hiç mi merak etmezsin be adam
hiç mi yolun düşmez buralara
tamam söz kızmayacağım sana
hakkımı helal etmemiştim ya
o da helal olsun valla billa
hem nolur ki gelsen
geldim desen
neden gittin ki zaten
saçma
bi daha yapma
bakma tamam gözlerime de bakma
ama beni şaşkın koyma
ya da koy koyver gitsin
herşey çok saçma
aşkımla nefretimin ortasında
göğe umutla bakışım ile
düşüncelerimin en dibindesin
bir dilek tut
belki mutlu olursun
sevinirim..
-ablaaaa
bi sen ekgibtin
bu gelen ailenin ajanı kardeşim
hakkımda soruşturma yapıyor
amacı bu halde oluşuma dair ipuçları toplamak
bi de düzenli olarak ilaç ve yemek takibimi yapıyor
tüm bu bilgileri aileme raporluyor
ailenin büyük kızına ortak ilgilenim diyebiliriz
bi saniye
-efendimm
-napıyorsun
-beni rahat bırakman için dua ediyorum
-yaa abla yaa
-lütfen ama annem de sende bunalttınız artık, bişeyim yok diyorum
aile ile bağlar ne kadar iyi olursa olsun bazı şeyler onlara anlatılamıyor maalesef
anlatılsa bile bazı sorunlar ile kendisi başa çıkmak istiyor insan
özellikle sorun geçmişte kalmış ise
işin daha kötüsü
yalnız kalmak istediğimiz veya hissettiğimiz anlarda
çevremizdeki bizi seven insanların
sürekli iyi misin, neyin var, anlatmak ister misin demesi
yalnız kalmak istiyorum söylemindeki samimiyeti anlayamıyor insanlar
bazen hatayı kendilerinde aramaları da mantıksız
yalnız kalmak istiyorum seninle alakası yok desen bile işe yaramıyor
bi de onların kalbini kırdığına üzülüyorsun
e haklılar tabi
bende bir anne veya kardeş olsam
1 haftadır işe gitmeyen
zorlama olmasa yemek yemeyen
odasından bile çıkmak istemeyen bir aile bireyimle
elimden geldiği kadar ilgilenirdim
hele bir de sorunun ne olduğunu anlayamamışsam
anlatmamakta ısrar ediyorsa
intihar eğilimde olma şüphesi varsa
sürekli üzgünse ve
herkesten ayrı tek başına yaşıyorsa
o yüzden kızamıyorum onlara
1 haftadır nasıl yalnız kalabilirim'in derdindeyim
aslında O hariç kim gelirse gelsin düzelmeyeceğe benziyor durumum
belki de zaman sadece kim bilir?
ismim nisa 26 yaşındayım
x köyün y diyarlarında
göçebe bir öğretmen ailenin ilk kızıyım
alanlarında oldukça iyi iki öğretmen olmanın yanı sıra
modern aile ebeveynlerine sahibim
her öğretmen aile gibi okullardaki tatil dönemlerinde
ailemin memleketine gidip geldiğimiz için
tüm akrabalar tarafından sevilen özlenen
ve öğretmen olmalarından dolayı saygı duyulan bir ailenin kızı olduğum için
başta tüm akrabalar olmak üzere
ailemin de yoğun ilgisi ile büyüdüm
bu büyüme evresi beni oldukça şımarık birisi yapsada
nerde saygılı olunması gerektiği konusunda
ailemden gerekli yerlerde dur demeden
durabilmeyi öğrenebildim
ben kendime dur diyebiliyordum ama
gelişim çağlarımda genç kızlığa girişim
ve gelişimim sebebi ile çevremde bir sürü erkek oldu
fiziki kurgum ilk bakışta avantaj gibi gözüksede
bunaltıcı boyutlara geldi
bunun bir diğer sebebi de
kötü bir tecrübe ile çocuk istismarı teşebüsüne maruz kaldığım
ve bunu kendi içimde unutmaya çalıştığım için erkeklere olan ilgim genelde düşük seyretti
erkeklere olan ilgisizliğim
onları reddetmeme terslmeme ve
bu bağlamda da okul ve yaşadığım çevrece burnu kalkmış ve şımarık olarak tanımlanmamı sağladı
ama aşkı yaşamayı
anlatılan duyguları hissetmeyi
bende en az herkes kadar istiyordum
bazen bunalmışlıktan
bazen denemek adına erkek arkadaşlarım oldu
okul çağlarında olanları tecrübe olarak adlandıracak
olursak pek de tecrübeli sayılmayacak bir şekilde lise dönemimi geride bıraktım
erkekler bana o kadar yanlış yaklaşıyordu ki
ulaşılmaz gördükleri kız
aslında sadece samimi ve aşkın alt yapı olduğu bir ilişki istiyordu
sırf zorunluluktan alınan çiçekler
ha işte onun gönlü olsun diye düşünülerek atılan
mesajlar-aramalar
saçma sapan şiirler
sevgisini kanıtlamak adına yapılan sözde kahramanlıklar
zor elde ettikleri için kaybetmeme çabaları
sürekli kıskançlık çatışmaları
hiçbir yaşadığım ilişkide sağlıklı bir mutluluk veremedi
samimiyetsizdiler
kim di o diye avaz avaz bağıran bi adamın
birden aşkımmmm demesi
dondurmanın güneşle imtihanı gibiydi
e artık yenilmezsin ki sen!
aşk denilince hayal gücüm o kadar da yüksek değildi
aslında sev-sevil-güven gerisi kaderin işi
şımarık kızın okuması gerekiyordu
çünkü tüm akrabalar tarafından böyle bir beklenti vardı
yıllarca sevdikleri
küçük yeğen/torun/kuzenlerine
akıllı diye de iltifat ediyorlardı
aslında benim de başka seçeneğim yoktu
zor değildi ve beni zorlamayan derslerle başa çıkmak pek te sıkıcı gelmiyordu
gittiğim üniversitede aşk yönünden ezik bir kızdım
hak ettiğimi düşündüğüm bir aşkla karşılaşmadım
arkadaş olarak edinmeye çalıştığım erkek kişilerin
hepsinin hakkının yememek kaydı ile
bir süre sonra benden daha farklı beklentiler içine girmekle beraber
biraz cesaretle bana aşk yönünden açılmaları
veya açılma ihtimalleri beni geriyordu
yine genç kızlığın getirmiş olduğu ve bazen çok ağır baskılar yapan
elini tutucak
tuttuğunda hayaller kurdurucak
bir gönül yandaşı lazımdı bana
ilk bakışta kimse cazip gelmiyordu ama lazımdı
kim olduğunu bilmeden kapının çalmasını beklemek gibi
ufukta görünen her arabanın sizi gideceğiniz yere zütürecek olan mı? bakışı idi benimkisi
üniversitede ki rahatçılık
okulu, aileye hesap vermeden kırabilme lüksü
ve genç olmanın verdiği enerjiyi durduracak
ve bir nevi kötü şeylerden korunma taktiği olarak
sevgili iken iyi bir profil çizmek zorunda olunması gerektiğini düşündüğüm için
uzun süredir arkadaşlık yaptığım
hani hadi lan desem aşka koşucak bi delikanlıyla çıkmaya başladık
arkadaşken ki samimiyet
arkadaşken ki değişik konulardan konuşabilme yeteneğimizi kaybettiğimi anlamam çok da uzun sürmedi
zor bir kız değildim aslında
sadece bir genç kıza nasıl davranılması gerektiği konusunda
yeterli bilgiye sahip olmayan
sevgiliyi sahiplenmeyi köpek eğitimi şeklinde yapmaya çalışan
bir genç kızın bazı heveslerine müdahele ederek
hem özgürlükten hem aşktan kısan erkeklerle tanıştım sadece
Tümünü Göster