1. 1.
    +2
    (taçlandırılmış bir ömrün yapraklarını düşürüyorlar toprağa tutunmuş dallarından
    Yağmurun gıdıklayan serinliğiyle onlarda değişiyorlar kurak kuytularında sabahlarken
    Son perdeden düşüyor yine gölgesiz gölgeler yeni bir hayatın daha başlangıcına tutunarak
    Bizden aldıkları güneş entarilerini onlarda bir kuşanıp bir çıkartıyorlar geri gelmiş ve yenilenmiş
    Zamanın adlandırılmamış kutularında uyurken
    Bir ellerinde terazi diğer ellerinde ecel ahiret için başlatıyorlar bizim gibi
    Bu meçhul tarihin son yolculuğunu kader masalarında bağdaş kurup otururlarken... )

    Neredeydi gönlüm yar olmaktan yana yana yana yaktım makber ocağını aşka ulaşmak için
    Zalimin sözündeydi ihanet güzel rüyalarıma kendi kendime sordum son soruyu gökkubeye yükselmek için
    Devran döndü gecenin bitiminde yıldız kolyeleri yaptım seraptaki güzelliğe
    Sema yatağımda rengarenk uykular tattım perilerin gölgesinde el üstünde taşındım
    Dünya kazan sevda kepçe ölmek gibisi yok varlıktan geçince
    Hayat yalan ahiret iğne varmak gibisi yok yokluktan gelince
    ···
   tümünü göster