1. 1.
    +2
    (taçlandırılmış bir ömrün yapraklarını düşürüyoruz toprağa tutunmuş dallarından
    Yağmurun gıdıklayan serinliğiyle değişiyoruz ikimizde kurak kuytularında sabahlarken
    Son perdeden düşüyor gölgesiz gölgeler yeni bir hayatın daha başlangıcına
    Güneş entarimizi bir kuşanıp bir çıkartıyoruz yok olan zamanın adlandırılmamış kutularında uyurken
    Bir elimde terazi diğer elimde ecel dünya için başlatıyoruz
    Bu meçhul tarihin son yolculuğunu kader masasında bağdaş kurup otururken... )

    Sonsuz şarkılar verdik bilinmez alemlere hiç farkına varmadılar
    Sözcüklerle boğuşurken ummansı bir silkilişti benimkisi
    Kıyametin resmini çizdim kara kaplı defterlere harfler kayar gider ve hüzünler yaprağına olunmadık şeyler olur
    Ve kaderci başımın üstünde fıtrat yolu hazin bir sayfadır akmaktadır ömür mahşerdeki resitale
    Dünya kazan sevda kepçe ölmek gibisi yok varlıktan geçince
    Hayat yalan ahiret iğne varmak gibisi yok yokluktan gelince
    ···
   tümünü göster