1. 101.
    +1
    Kapıyı actığımda ilk gözüme çarpan yerdeki kanlı bıçaktı. az ilerlediğimde burcuyla benim odamın kapısı açık bir şekilde incin haldeydi. Aklımda o an türlü türlü senaryolar canlanıyordu. Bildiğim, tahmin ettiğim bir sona salona doğru yürümeye başladım. Salonun kapısı kanlar içindeydi. Mehmet yattıği bazanın hemen yanında tam kalbinin ortasında bir bıçakla gözleri açık bir şekilde yüzünde acayip bir gülümsemeyle karşımda cansız, soğuk bir şekilde uzanıyordu. O anda her şey durmuştu kulağımda burcunun ağlama sesi ince uzun bir kulak çınlaması gibiydi. Düşündüm. mehmetin benim için canını ortaya koyup denize atlamasını, sadece benim için hiç bir çıkar gütmeden sorgusuz benimle kaçışını. Bir an ağlamak geldi içimden yapamadım. Ama içim kan ağlıyor bi vaziyetteydi dostumu, kardeşimi kaybetmiştim. Burcudan sonra bana en yakın hissettiğim kişiyi kaybetmiştim. Şimdi ben annesine nasıl soylerdim, selvere nasıl söylerdim mehmetin öldüğünü bir an burcuya sım sıkı sarıldım göz yaşlarım burcunun o mis gibi ten kokusuna karışıyordu...
    ···
   tümünü göster