ölümsüzlüğü bulanlar belki de vardır

islam inancına göre sayılı nefes yaşıyoruz. islam inancı açısından düşünürsen bedenin ne kadar genç olsa da, süren dolduğunda ruhun vücuttan ayrılıyor. bu inançla ölmüyosun zaten, boyut değiştiriyosun. termodinamiğin sıfırıncı (birinci de olabilir) kanunu vardı: "enerji yoktan var edilemez, var olan enerji yok edilemez." diye. bu kural her şeyi açıklıyor bence. ölüyosun ama aslında enerji olarak ölmüyosun, bedenin bir yok oluyor ama aslında yok olmuyor, başka şeylere dönüşüyor, o enerji, başka bir hücreye can veriyor (çiçeğe, ota, böceğe vs) bu konuyu hep düşünürüm ben. ölüm ruhsal bir şey mi yoksa maddesel mi? bedenimiz iflas ettiği için mi ölüyoruz yoksa süremiz dolduğu için mi? ya da süremiz azaldığı için mi bedenimiz işlevselliğini yitiriyor? insan ömrü zaten uzamış durumda şu an 100 yıl öncesine göre. grip virüsü ilk çıktığında milyonlarca insan ölmüş ama şu an ilaçsız şekilde bile iyileşebiliyorsun. çevremiz, doğamız ve gıdalarımız yapaylaşmasına rağmen vücudumuz iyiye erilmiş demek oluyor bu. belki de böyle böyle uzayacak ömrümüz diyeceğim ama bu defa da kanser vakaları artış göstermekte. nasıl bir konuya değindim bilmiyorum, hangi cümleyle nasıl bağlayacağım sonunu inanın ben de bilmiyorum.

ek olarak: ölümsüzlük, yaşlanmamak şartıyla güzel olurdu. yaşayan bütün insanlardan önde olmak, her sene öss'de birinci olmak, onlarca üniversite okumak falan. oyş...