1. 1.
    +8


    Hiç bitmeyen yolculuk…

    Yaz ayındayız 9 yaşındayım, bir akrabanın nişanı için istanbul’a gitmemiz gerekiyor ve ailecek kendi arabamızla düşüyoruz yollara, aslında alınan ilk karar otobüs ile gitmemiz yönündeydi sonra neden oldu bilmiyorum ama kendi arabamız ile gitme kararı aldık. Yolda gördüğüm her yer film şeridi gibi geçiyor her anı beynime kazıyorum, mola verdiğimiz benzinlikler, yemek yediğimiz restoran, manzarasını izlediğimiz tepeler...

    Sabah karşı ben uykudayken yolun neredeyse sonuna geliyoruz toplamda 100 km yolumuz kalıyor ama ulaşmak istediğimiz yere hiç ulaşamıyoruz. Bu yolculuk freni patlamış bir kamyonun tekerlekleri altında son buluyor. Tek hatırladığım şey karanlık. Zifiri bir karlık sonra nefes alamadığımı hissediyorum nefes alamamak. Bazen rüyalarımızda nefes alamadığımızı görürüz sanki boğuluyor gibiyizdir bu da aynen buna benziyordu nefessiz kalıyorum ama sanki rüyadayım ve kendimi kaybediyorum hiç uykunun gelmemesine karşın çok derin bir uykuya geçmeye mecbur kalıyorum. Acaba ölmekte böyle bir şey mi? Bu kadar acısız sadece nefes alamayıp sonra kendini kaybetmek… ?

    Bir ara uyandım, yüzünde maskeler olan adamları gördüm bir şeyler söylüyorlardı ne söylediklerini anlamaya çalışıyordum en sonunda anladım.

    - "Uyu, kalkmaya çalışma.

    Bu sözlerden başka bir şey hatırlamıyorum, gözümü yoğun bakımda açtım ama sanki hala rüyadayım. Kendimi televizyon karşısında hissediyor gibiyim bu görüntü bana ait değil. Değişmesini istiyorum kanal değiştirmek ya da uyanmak ama gözümü ne zaman açarsam açayım hep aynı ekran gelip geçen insanlar doktorlar hep aynı sahne. Ben bunun farkında değilim uyanmak istediğim bir rüyada devam ediyor gibi hissediyorum bazen de değişmesini istediğim bir kanal karşısında mecburmuşum gibi aynı kanalı izlemeye devam ediyor gibi. Biraz daha kendime geldiğimde doktorun biri bana yaklaştı;

    -“Merhaba”

    -“ …. …. ( sesim çıkmıyor, konuşamıyorum.)”

    -“Verdiğimiz ilaçlar nedeni ile konuşamıyorsun, sana kağıt kalem vereyim oraya yaz.”

    Kâğıt ve kalemi bana doğru uzattı, gerçekten ne olduğunu algılayamıyorum,

    -“(neredeyim bana ne oldu?)”

    -“Bir trafik kazası geçirdin burada benim hastamsın, merak etme ailen iyi durumda.”

    -“(susadım)”

    -“ Ben hasta bakıcıya haber vereyim sana su versin tekrar uğrayacağım.”
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster