1. 1.
    +6
    açıkçası beni islam'dan uzaklaştıran en önemli unsur, "kadın" konusu olmuştu. 14-15 yaşımda kuran'ı elime alıp okumaya başladığımda, annemin babamdan, anneannemin dedemden, teyzemin dayımdan veya üst kat komşumuzun kızının benden daha aşağılık, ikinci sınıf varlıklar olduğunun gayet normal bir şey olarak anlatılmasını kabullenememiştim.

    tabii müthiş bir kültürel propagandanın altında islam'ın iyilik ve güzellik dini oluşu, her şeyi ve herkesi kucaklayan yapısı ve kuran'ın okunduğunda insana huşu veren, onu iyi hissettiren, neredeyse "büyülü" bir kitap olduğu gibi şeylere inanmaya meyilli bünyem, bütün bu muhabbetlerin kaynağı olan kuran'ı açıp, içinde spor-barış-kardeşlik yerine, kendinden olmayana düşmanlık, küfür, tehdit ve nefret dolu ifadelerle karşılaşınca da ufak bir şok yaşadı doğal olarak. bu dönemde antropomorfik, yani kıskançlık, öfke, sevgi, hüzün vb. gibi "insani" duygular ile hareket eden bir tanrının ve bu tanrılarla bağlantılı olarak kurulmuş dinlerin insan hayatını düzenlemesi, ahlaki otorite kesilmesi ve neyin doğru neyin yanlış olduğuna karar vermesinin mantıksızlığına kanaat getirdim. ondan sonra bir süre hayatıma deist olarak devam ettim.

    birkaç yıl sonra deizmde de problem görmeye başladım. herhangi bir dine inanmamak ancak evrenin illaki bir yerinde doğa üstü bir tür yaratıcının müdahalesinin bulunmasına inanmak olarak özetlenebilecek deizmden, aslında evrenin ve varoluşun kendi işleyişi içinde açıklanmaya çalışılması ve nihai soruya bu çerçeveden cevap aranması daha kısa bir yol iken (bkz: occam ın usturası), "evreni ve yaşamı bir tanrı ve benzeri varlık yarattı" ifadesinin bir cevap değil, ekstra bir soru doğruduğunu ve aslında pek bir işe yaramadığını farkederek sıyrılmış bulundum.

    bol bol tekrarlamak gerek, ateizm bir inanç, hele hele "tanrının olmadığına yönelik bir inanç" değildir. benim ateizm olarak kategorize edilebilecek bakış açım, tanrı; yani tespit edebildiğimizin, ölçebildiğimizin, düşünebildiğimizin dışında ve üstünde bir varlık fikrinin gereksizliği üzerine. yani, herhangi bir şekilde, evrenin tarihinin herhangi bir döneminde bir algı ve doğa üstü varlığın herhangi bir müdahalesinin tespit edilememesi gibi bir durum varken, bir yaratıcının olup olmamasının, herhangi bir şeyi değiştirmediğini, hayatın ne olursa olsun kendi kaotik dinamiğinde işlemeye devam ettiğini düşünüyorum. dolayısıyla agnostisizmden de ayrıldığım nokta, bir yaratıcının olup olmadığının bilinemeyeceği değil, olsa da olmasa da, evreni, hayatı ve hiçbir şeyi değiştirmeyeceği üzerine.

    özetle: evrene, dünyaya ve hayata bugünkü algımla baktığımda, tanrı fikrinin matematikteki etkisiz eleman kavramından çok farklı bir şey ifade etmediğini gördüğümden dolayı ateistim.
    ···
   tümünü göster