1. 1.
    +6
    nasil mi?

    kuran 600'lü yillarda devrin en cahil toplumlarindan birisi olan, arap yarimadasinda bir toplumda ilk olarak ortaya cikmistir. kuran, ilk kez vahyedildikten 200-300 yil sonra kitap haline getirilmistir. insanlarin burada düstükleri bir yanilgi sudur, bir kitabin, sadece hafizlarin ezberlemesi yoluyla 200-300 yil boyunca sözlü anlatilmis olmasi, onun degismedigine nasil kanit olabilir?

    kuranin kitaplasma sürecini inceledigimiz vakit, aslinda 200-300 yil boyunca sadece sözlü olarak aktarilmadigi ortaya cikiyor. bu sürec icerisinde bir kisim zaman dilimi, kuran sözlü olarak anlatilmistir. asil celiskili olan kisimda bu olmalidir. cünkü, 200-300 yil icinde, peygamberimizden bunu ezberleyen hafizlar, ilerleyen dönemde bunlari parca parca zaten yazmaya baslamislardir. ebubekir ve hz.ömer zamaninda kuran, bu parcalarin birlestirilmesi ve her parcaya 2ser sahit getirilmesiyle, bir bütün haline gelmistir.

    bu bölümün özeti olarak ;kuran aslinda 200-300 yil boyunca sözlü aktarilip, bir anda kitap haline gelmemistir.

    buradaki veya disardan tarihci abilerinize, ablalariniza,hocalariniza veya isi bilenine sordugunuz vakit, simdi yazacagim seyi asla reddetmeyeceklerdir.
    kuranin anlasilmaya baslanilmasiyla beraber, o cahil, gelismemis, medeniyetsiz toplumun, bir anda hizla yükselme dönemine gecmistir. yani 9 ve 14. yüzyillar arasinda kuranin indirildigi topraklardan veya yakinlarindan, devrin en büyük, felsefecisi, bilimcisi yada dogacisi gibi, dünyaya hizmet etmis insanlar cikmistir. vikipediada isim isim arastirma yapilabilir.
    o zaman buradan cikan bir sonuc su olabilir, kuran, bir toplumun ilerlemesine hatta dünyaya katki saglamasina direk etki saglamistir.

    peki kuran nasil böyle bir etki yapmistir? söyle bir bakalim.

    kuranda bircok ayette, hala düsünmez misiniz? hic akillanmiyor musunuz veya akillanmaz miisniz? düsünen bir toplum icin ibretler vardir. gibi bircok ayet, insani "düsünmeye, dogayi anlamaya, akil yürütmeye" tesvik eder.
    gidin etrafiniza veya dogaya söyle bir bakin der ve sizi dogayi anlamaya tesvik eder.

    kisacasi kuran, 2014 zihniyetiyle degi, 9-14.yy'li yillarin kosullariyla baktiginiz vakit, size gercekten büyük bir etki yapmistir. bu da, bir toplumun düsünmesi, akil yürütüp gelismesi icin büyük bir temel etkendir.

    bu bölümün özeti olarak ;kuran, anlasilmasiyla beraber, bir toplumun gelismesinde büyük bir rol oynar.

    1) kuran'in dogru anlasilmasi
    bu basliga uygun sizlere cok aciklayici bir örnek verecegim. kuranin pespese gelen ilk 5 ayetlerinden birisi, "o sizi bir alaktan yaratti" der. (alak suresi 2. ayet) bu ayette anlayamayacagimiz tek kelime, "alak"tir.
    bir müslüman kimsenin yaptigi en büyük yanlislardan birisi sudur, bu müslüman kimse, insanin yaratilisini anlamak icin, meallere bakar. ve muhtemelen karsisina sunlar cikar,
    o insani bir alaktan(embriyo) yaratmistir.
    o insani bir alaktan(spermden) yaratmistir.
    o insani bir alaktan(kan pihtisindan) yaratmistir.
    halbuki kuranin büyük bir bölümü, hem 600lü yillardaki hz.muhafazid döneminin, hemde 2014 türkiyesinin anlayacagi sekilde yazilmistir. yani allahin, embriyo, sperm gibi kelimeleri kullanmasi cok mantiksizdir. ki zaten alagin kelime anlami bunlar degildir. burdan suraya gelicem,

    kuranin dogru anlasilabilmesi icin, birilerinin agzina bakmamamiz lazim acaba orada ne yaziyor diye. kuranin orada sperm yazmayacagini düsünüp, kendimiz alagi bulup, ekgib parcalari tamamlamaliyiz.

    ayeti aciklamak gerekirse, alagin anlamlari, kan pihtisi ve duvara yapisip asili duran seydir. duvara yapisip asili duran sey, spermle cok büyük benzerlikler gösterir.

    bu bölümün özeti icin ;kuranin dogru anlasilabilmesi icin, birilerinin agzina bakmamaliyiz.

    2) kuranda hata olur mu?
    ben kesinlikle iddia ediyorum ki, bir müslüman, allahin varligini mutlak kabul ederek dini anlamaya calisirsa, cözemeyecegi bir problem yoktur müslümanlik adina. yani bir ateist veya dini anlamaya calisan kimse, size müslümanlik ile ilgili cok zor bir soru sordugunda, yapilmasi gereken aslinda korkmak ve dini böyle kabullenmek veya allah ol dedi oldu demek yerine, "allahi daha iyi tanimak icin cözülmesi gereken bir problem" olur. bu hem eglencelidir, hemde gercekten allahi daha iyi tanimanizi saglar.

    bu bölümün özeti icin ;Ol dedi olduculuktan biraz daha fazlasini yapmak icin kendimizi zorlamaliyiz. bu bizi bilincli birer müslüman ve dinini daha iyi tanimis bir kimse yapar.

    3) sorgulamaktan korkmayin
    ben cemaatte de bir süre bulundum, ve orada tanidigim insanlarin aslinda birer koyun gibi güdüldügünü gördüm. allahi sorgulamayin, bu böyledir, allah ol derse hersey olur. temelleri üzerine sohbetler yapildigina sahit oldum. ve cogu müslüman kimseye, allah gercekten var midir veya en en basitindan, allah kaldiramayacagi bir tas yaratilir mi? diye sordugunuzda, sizi müslüman olmayan sinifina dahil eder. (bu tespiti zütümden sallamiyorum bizzat bircok insan üzerinde denedim)
    “Ben gizli bir hazine idim; bilinmek istedim, mahlukatı yarattım.” hadisini biryerlerden duymussunuzdur, veya ilk kez simdi duydunuz. bu hadis bize aslinda apacik, kendisinin sorgulanmak istedigini söylüyor. iste bu sorgulamadan korkmamamiz lazim. 2. maddede dedigim gibi, yola mutlak allahin varligi sekliyle cikarsaniz, hicbir gibinti olmaz.
    yani en en basitiyle allah kaldiramayacagi bir tasi gercekten yaratabilir mi? sorusunu kendinize sorun, kendiniz cevaplayin, bulamazsaniz internete danisin, cevabi bulun ve allahin kudretini anlayin. sizi yaratani tanimaya bir adim daha yaklasirsiniz..
    ve hatta sorgulamak, dini cok daha güzel anlamaya yardimci olur.
    ayrica da, herseyi yapabilen, bütün seyleri yapmaya gücü yetebilen, tüm kontrolü elinde tutan, bunlari asiri kisa bir zaman diliminde yapan kisiyi sorgulamak, kafanizi acar, olaylara farkli bir pencereden bakmanizi saglar, benden söylemesi.

    bu bölümün özeti olarak ;allahi ve dini sorgulamaktan gercekten korkmayin.

    4) batil inanclardan, uydurulmus hikayelerden, carpitilmis hadislerden veya hic söylenmemis hadislerden, kurtulun
    cok sert bir giris yapayim. müslümanlikta mehdilik inanci yoktur. mehdi kelimesi, kuranda gecmez. 2. sert cümle olarak, hz.isa bir daha gelmeyecektir. kuranda hz.isanin vefat ettirildigi yazar. hz.isa vefat ettirilmisse, en son peygamber hz.muhafazid ise, hz.isanin tekrar gelip, hak din olarak müslümanligi göstermesi, biraz ters degil midir?
    ancak bu söyledigim 2 sey, öyle güzel hikayelestirilmistir ki, insanlar artik adlari kadar emindir bir mehdinin gelecegine. bunun böyle olmasinin sebeplerinden biriside 1. baslikta bahsettigim hadiselerdendir..

    "gercek müslümanligi" anlamak icin, bu tarz destanlardan, hikayelerden yada yalan kurgulardan kendinizi kacindiriniz.

    bu bölümün özeti olarak ; batil inanclardan, uydurulmus hikayelerden, carpitilmis hadislerden veya hic söylenmemis hadislerden, kurtulun

    bu zamana kadar sizlere hep dini anlamak icin, siz, kuran,dogru hadislerin yeterli oldugunu anlatmaya calistim. yani bütün kontrol sizin elinizde artik, herseyi siz yapiyorsunuz. ayeti oku, düsün, bilmedigin arapca kelimelerin 3-4farkli anlamina bak ve yorumla. bu islemler sonucu, müslümanligin ne kadar güzel bir din oldugunu göreceksiniz. ve siz artik istesenizde, istemesenizde olaylara farkli pencerelerden bakabilmis biri olacaksiniz. siz dininizi bile özgür yasayabilecek kisiler olacaksiniz.

    hristiyanlarin bu kadar gelismesinin sebebi olarak, dini bir kenara atmalari da gösterilir. iste siz de o hristiyanlar gibi, dini birilerinin kontrolü altindan cikarip, zorlamalara, baskilara karsi gelip, özgürleserek, milletinizin gelismesi acisindan uygun ortami hazirlamis oluyorsunuz.
    geriye tek olarak, kendinizi calismalariniza vermeniz gerek. bir icat veya yeni seyler yapmak icin edison gibi kararli olmaniz, einstein gibi hedefe kitlenmeniz, diger büyük insanlar gibi de sabirli olmaniz ve calismaniz kaliyor.
    ···
   tümünü göster