1. 176.
    -1
    eleman arabasını sürdü, park caddesinden çıkıp ümitköye doğru sürmeye devam etti. zaman zaman aramıza birkaç araba girmesine izin vererek dikkat çekmemeye çalışıyodum, derken hekimköy villarının bulunduğu ara sokağa girdi hemen arkasından girdim ama yol çok boş diye kenara çektim. arabadan indim biraz ilerdeki sokaktan girdiğini gördüm. arabamı kilitleyim koşa koşa girdiği sokağın başına gittim. ilerde bir villanın önünde durduğunu gördüm. arabadan inip içeri girdiler. bir süre bekledim ve sonra arabaya doğru yavaş adımlarla yürümeye başladım. bir süre sonra arabasının arkasına gelip bir süre baktım. huur çocuğuuuuuuuu dedim yalnızca kendimin duyabileceği bir ses tonuyla. ardından aklıma bir fikir geldi arabama döndüm. biraz ilerde ümitköyün içindeki seraya gittim, kapıdan içeri girip yürüyordum ki eleman abi kapatıyoruz dedi.

    ya bir tane saksı alacaktım dedim, birine süpriz yapacam da diye ekledim gülümseyerek. eleman şöyle bir baktı sonra yanıbaşında duran plastikleri göstererek bunlar var abi dedi. ben de metal olanı yok mu dedim, eleman da metal saksı mı olur abi dedi gülerek. bir süre durduktan sonra bak şunlar var dedi. elime aldım, bildiğin taş gibi bir şeydi. küçücük bir şeydi ama ağırdı, fiyatını sordum 60 dedi 50'ye aldım. hemen arabama atladım, ümitköyün çıkışındaki benzinliğe gittim. benzinliğin içine girdim, pombacıya bir arkadaşımın benzini bittiğinden yolda kaldığını, bir bidon benzin ayarlayıp ayarlayamayacaklarını sordum. akiiiiffffff diye seslendi pompacı ordan bi tane benzin bidonu getirsene diye bağırdı. benzini doldurdu ve abi bak kapağını takarak huni olarak kullanabilirsin dedi. teşekkür ettim, benzinlikteki markete girerek 4 tane gazete aldım.
    ···
   tümünü göster