1. 1.
    0
    tenefüste bir alt kattaki kantine gittim. çikolatamı aldım, muhafazid ve tayfası beni gördü ve yanıma yaklaştı. muhafazid'in elinde bir tesbih vardı. "o elindeki de ne?" diye sordum. arkadaşlarına baktı ve alaycı bir kahkaha saldı; gülüşünde iğrenç bir çaresizlik vardı. "sen bu nedir bilmiyorsun? bu tesbihtir." ne işe yaradığını sordum, aynı alaycılıkla "insanı dertten uzak tutar, rahatlatır." dedi.

    13 yaşında derdi tasası olan insanlar... "hasgibtir" dedim. "sen ne diyorsun ulan? ne küfrediyorsun kahpe!" diye bağırıp ileri geri oynuyor, garip hareketler yapıyordu. arkadaşları onu tutuyormuş, tutmasalar beni gibecekmiş ayağına yatıyordu. içerde yaptığından ötürü de kızgındım, sakince elimdeki çikolatayı yanındaki arkadaşa uzattım: "tut şunu bi saniye" dedim ve çok sert bir yumrukla çocuğa giriştim. öyle sert dalmışım, öyle çok yumruklamışım ki çocuk bayılmış... kantinte hatunlar "aaahhy!" diye bağırıp bir köşeye toplaştılar, alt sınıflı bebeler de korkaklar kervanına dahil olmuştu. birkaç sınıf arkadaşı da beni ayırmaya çalışıyordu.

    sonrasında çocuk hastanelik oldu tabi. ancak beni bekleyen son çok daha vahimdi. sınıftan bir çocuk çıkışta canhıraş yanıma geldi ve "mbs, tayyar hoca seni çağırıyor." dedi.

    korkum yoktu, "kim bu tayyar amk?!" diye geçirdim içimden ve düştüm çocuğun ardına.
    ···
   tümünü göster