1. 126.
    0
    anneme nolmuştu bilmiyordum. ambülansın ön koltuğundaydım. babam içindeydi.en yakın hastene bizim eve şişi etfal vardı oraya gidiyorduk. gecenin körü olduğu için yollar bomboştu. kafamda hala sude vardı. arkaya bakabildiğim küçük bi cam vardı. filmlerde gördüğüm nefes alması için ağzına takılan o şeyden vardı.iş ciddiye binmişti dıbına koyim. nefes mi alamıyordu acaba ?

    bu sefer aklımdan sudeyi çıkartıp gerçekten korkmaya başlamıştım.

    çok geçmeden hastaneye vardık. annemin kalp spazmı geçirdiğini öğrendim. kriz değil en azından diye kendimi avutuyordum.bir hafta görmem yasaktı. acilde yatıcaktı. babam annemi çok severdi hatta benden çok severdi. bana o kadar sinirliydi ki hiç bir şey dememişti. yediğim bütün tokatlardan daha sertti.bi anda bugün aynı hastaneye ikinci gelişim olduğunu farkettim. burnum kırılmıştı anasını gibiyim. nasıl unuturum burun lan. annemin güvende olduğunu anladıktan sonra tekrar kendime odaklanmıştım. kalp krizi geçiren tanıdıklarım vardı. annem bayılmıştı ama. benim bildiğim kadarıyla kalp krizinde bayılınmıyordu.

    kafa yordukça daha kötü oluyordum.bir ağrı kesici bir de sakinleştirici aldım eve gidip. saat 7 olmuştu. saat 8 de okulum başlıyordu. annem kalp krizi geçirmişti dıbına koyim tabi ki gitmicektim.ama bi sorun vardı ya gitmezsem bir şey olcaktı.

    devamsızlık dıbına koyim 19 du.gitmezsem kalıcaktım. kalırsam hayatım nasıl olur lan acaba diye düşünürken çoktan ilaçların etkisiyle uyumuştum.

    uyandığımda sınıfta kalmıştım. evde kimse yoktu. yıllardır aramayan sınıf arkadaşlarım. hasgibtirrr niye gelmedin sınıfta kaldın oğlum diye mesajlar atıyordu. müdür yardımcısıyla da aram bozuktu. annem hala hastanedeydi çünkü bir hafta yatıcağını biliyordum. babam yoktu ortalıkta. midem bulanıyordu. gözümde ağlamaktan mesajları okuyamıyordu. kendime kahvaltı hazırlamaya karar verdim. sucuk salam simit peynir domates 1 saat alışveriş yapıp kendime ziyafet hazırladım. yaklaşık bir yıldır böyle bir kahvaltı görmemiştim. kafamda hiç bir düşünce yoktu. aslında o kadar çok sorun vardı ki.hangisini düşünücem bilmiyordum. burun ağrımda düşünmemi hala engelliyordu. pansumanımı yapmayı unuttuğumu farkettim. gibimde değildi.

    kahvaltıya giriştim. telefonu elime aldım.

    sude arıyor.
    ···
   tümünü göster