1. 1.
    -1
    1. Misal: Biz izmir’den Kars’a gideceğiz. izmir’den kalktık, ‘A kazasına’ geldik. Önümüze çıkan iki yoldan birini seçtik. Seçimimiz isabetliymiş, ‘B kazasına’ vardık. Orada önümüze üç yol çıktı. Kafadan atıp üçüncü yoldan gittik. Yine doğru çıktı, ‘C kazasına’ vardık. Orada önümüze dört yol daha çıktı… Sonunda Kars’a en yakın olduğumuz noktada önümüze bin yol çıksa ve biz yine kafadan atıp 375. yolu seçsek ve Kars’a varsak… Bu durum tesadüf ile izah edilebilir mi? Kars’a tesadüfen vardığımız kabul edilse bile, devamlı seyahat ederken önümüze çıkan binlerce yoldan her zaman doğru yolu bulmamız, her halükarda bir rehberin varlığına ve bize yol göstermesine bağlanmak zorunda kalınır.
    Bir atomun hareketi de misalimizdeki bizim hareketimizden farklı değildir. Önünde gidebileceği milyarlarca yol vardır; ama o hep en iyi yolu seçer. Bir mahlukun vücut bulması, atomun milyarlarca ihtimal içinde en iyi yolu seçmesinin sonucudur. Atomun seçebileceği milyarlarca yol arasından en iyisine girmesi, ancak ve ancak bir müdebbirin emriyle ve bir tercih edicinin tercihiyle olabilir. Başka bir surette olamaz.
    Şimdi ey kâfir! Bir insanın, önüne çıkan yollardan birini seçerek tesadüfen Kars’a ulaşabileceğini kabul edemezken, nasıl olur da şuursuz ve akılsız atomların milyarlarca yol içinden en uygununu seçebileceğini kabul ediyor ve mahlukların yaratılışını atomların tesadüfî seçimlerine bağlıyorsun. Bunu kabul edene hiç akıllı denilebilir mi?
    ···
   tümünü göster