1. 126.
    +2
    şu an diye tanımladığımız zamanı hiçbir zaman yaşayamıyoruz. çünkü içinde bulunduğumuz anın beynimiz tarafından algılanması belli
    bir süre alıyor. vücudumuzun şuan hissettikleri, gözümüzün şan görüp, kulağımızın duydukları aslında tam olarak şu anda olmu
    yor. şimdiki zamanın vücudumuza olan etkilerinin beyinde işlenmesi 80 milisaniye gibi bir süre alıyor.
    bizim şu an diye bahsettiğimiz
    zaman aslında gerçek şu andan 80 milisaniye öncesi. evet kayda değer bir süre değil fakat buna
    rağmen şu gerçeği değiştirmiyor:
    beynimizin tam olarak şu anı algıl
    ayabilmesinin hiçbir yolu yok.
    diyelim ki bir lambayı açan bir
    düğmeye basıyoruz. ve düğmenin
    basılmasıyla lambanın yanması
    arasında 80 milisaniye gibi bir
    süre geçiyor. biz bu düğmeye bastığımızda bu 80 milisaniyelik gecikmeyi algılamayız ve ışığın
    düğmeye bastığımız gibi yandığını görürüz. çünkü ışığın beynimizde
    algılanması 80 milisaniye sürer. peki eğer düğmenin basılmasıyla ışığın yanması arasındaki süre 40 milisaniye olursa ne olur? asıl gariplik burada ortaya çıkıyor. bu deneyin yapıldığı kişiler ışığın onlar düğmeye basmadan önceq yandığını iddaa etmişlerdir. bunun
    nedeni daha düğmeye bastığını
    algılayamadan ışığın yandığını algıl
    ayan beyinlerimiz elbette.
    aynı mantıkla diyebiliriz ki boyu
    muz ne kadar uzunsa o kadar geç
    mişte yaşıyoruz zira sinir uçlar
    ımızdan beynimize giden yolun
    mesafesi o kadar fazla oluyor.
    yere ne kadar yakınsqak şu ana da
    o kadar yakınız.
    ···
   tümünü göster