1. 76.
    0
    arka kapak yazısının tamamı bu normalde;

    -Şu bizim yürüyemediğimiz yokuşlardan kaç sevgili öpüşerek geçmiştir kim bilir, gülümseyerek.-

    Ecel vakti gelmiş gibi bi' gece, kış geleli epey olmuş,
    Sokaklar sizi arayan bir boşlukta yalnız kalmış, bu gece o soğuk sokak ile aynı kederi paylaşmanın bitkinliğini yaşıyor kaldırımlar, sordum onlara aslında bu durumdan ötürü epeyce memnunlar.
    Seni arıyoruz, yıldızlar bir yandan, öbür yandan ay, hani ay seni yoldayken takip ediyor sanıyorsun ya, gerçekten takip ediyorlar ve bundan hâlâ haberdar değilsin.
    Göz bebeklerin büyümüş gibi, hissediyorum,
    Hissettiğim şeylerin hepsini dile getirme korkusu içinde arıyoruz seni, sen saklamaya bile çekinip yanımdan ayırmadığım emanet eşyalar gibisin, inancıma paralel bir köprü olduğun Rabbin, kesinlikle bana en kutsal emanetisin!
    Yeter ki iste, bu konuyu hemen kapayalım burada ve seni sevmeye laik bir şekilde devam etmeye başlayayım, hani bunlar epey klişe ve bunları yapmak yerine en sevdiğimiz sanatçıların diskografilerini arşivlemeliyiz bence, bunları sana anlatmak çok alışıldık ve sen benim en büyük kötü alışkanlığımsın.
    Ben aradım (zat-ı alilerinizi) , "içimdesin" dedim defalarca kez -çevremdeki insanlara seni anlatırken-
    Onlar arıyor, komiktir ki yeryüzünde ne seni, ne senin gibisini bulmak zor bugünden sonra, muhakkak hayal kırıklıklarımızda oluyor işte bu hayatta, tanıdık insanlara selam verip umursanmamak gibi, utançlarımızda oluyor herkes kadar, ki onlar sınıfta suçsuz yere azarlanmaktan farksızdır.
    Daha hangi şâir, hangi şiirde ne hakla betimlesin?
    Bir çıkar yolumuz yok, orta yol da bulamayız, seviyorum ulan seni!
    Tamam kabul, biraz da faşistçe seviyorum seni, nitekim ne şekilde ve "nece" olduğu önemli değil, seni sevmek 'eylemi' tüm coğrafyaların ağzında aynı manayı yansıtmakta sevgilim,
    seni molotof kokteyli atan çocukları seyreylerken seviyorum artık.

    Sana o kadar cahil kaldım ki, artık;
    neredesin?
    ne yaparsın?
    nasılsın?
    orada mutlu musun?
    Bilmiyorum..
    Yollar var, elbet biri sana gider bu yolların.
    Ben..
    Ben, gelemem.
    Yapamam yani, anla, yüreği kaldırmıyor adamın öyle her acıyı, hele birde adam gibi adam olamamışken, şu taktanlıkta -ki biliyorum çok kabayız şimdi güzel konuşan adamlara nazaran-
    Ki onlar bizim hayatımızı bize karşı gülümseyerek becermeyi çok iyi bilirler, buna da saygı duyuyorum.

    Tüm yalanların arkasını kurcalayıp aslına bakmak zorundaysak eğer,
    Ve seni ay arayıp, yıldız çağırıyorsa bu şiir bitmeden,
    Yollar var sevgilim, elbet biri sana gider.
    Yollar var Venüs'üm, yollar.. Biri elbet, bulur toprağını.

    Ama ben gelemem,
    çünkü bana tabutunu taşıdıktan sonra seni gömme şansını vermediler.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster