+2
@62 bak dostum, dostum diyerek sıcak bir giriş yapıyorum çünkü kişisel saldırmak tartışmada benim tiksindiğim birşey.
Şimdi yazın uzun olunca sevindim, okuyunca boşa sevindiğimi farkettim çünkü fikirlere değil senin yargılarına, yorumlarına hatta yer yer kendin hakkında düşüncelerine yer vermişsin, "En iyi biz biliriz " demişsin fakat neden en iyi siz bilirsiniz sorusuna cevap vermemiş, NEDEN sorusu havada kalmış her cümlede.
Hasta olan insan neden kendini öyle algılamasın ? Hayatın çok yönlülüğü ve adaptasyonu bu nedenle söylüyorum sana, tek doğru yok ve onun tek yolu yok. Hasta ne demek ? Mesela insanlar yürüyor, bir takım insanlarda yürüyemiyor, ne oldu Türkiye coğrafyasında bu adamlar seyahatte sıkıntı çekiyorlar, yürüyenler merdiven çıkarken diğerleri çıkamıyor ne oldu böyle diğerleri hasta oldu ve günlük rutinde hep öyle hissedecekler. Benim dediğim ise bir rampa yaparsan merdiven yerine, herkes gider oradan istediği yere ve hastalık dediğin hatta engel dediğin şey kavram olarak çeşitliliğe dönüşür o zaman, ari ırk olayını o yüzden dedim, bu mantıklı cidden temele inersen, aynı olmayan zencilerde hasta addedilebilir. Herkes beyazken siyah olmak alışılmadık bir durumdur, herkes yürürken ya da görürken bunları yapamamak gibi.
Adaptasyonun bir sınırı yoktur, adaptasyonun bir sınırı olsaydı şu an bu evren olmazdı çünkü milyarlarca yıl önce illaki adaptasyonun sınırına dayanacaktık fakat big bang anında fizik kuralları ile şimdi farklıysa, Aşırı soğuk, sıcakta yaşayan ve dediğim gibi arsenikle beslenen canlılar varsa adaptasyonun sınırı yoktur. Etkiye Tepki, evrende enerji kaybı olmaz ve dengeli bir durumdadır o nedenle biz burada oksijen yakıp karbon dioksit çıkarıyorsak, evrende bir yerde karbon dioksit soluyup oksijen çıkaran birileri olmalı ki evrende değil aynı dünyada hayatı paylaşıyoruz o canlı türüyle.
Acıyı dindirmek ve o hastaları yoketmek yerine, acıyı yaratan kavramı yoketmek ve hasta insan kavrdıbını normal insan kavrdıbına dönüştürebilmek mesele. Herkes yok eder, giderim afrikaya 100 tane sıtma hastasını gebertirim sonra ortaya bir somun ekmek atarım geldiğim gibi geri dönerim, bunda sorun yok, mutasyonun her zaman olması demek senin bunun önüne geçemeyeceğin demek, bunu baskılamak bu türleri yok etmek evrenin işleyişine karşı bir hareket yapmak oluyor ki baskılamak zorunda kalıyorsun onunla dans edemiyorsun. Fakat tamamen değişken yapıya uyum sağlarsın, kavramları toplum olarak oturtursun, o zaman bir bakkal, bir macar, bir insan kaynakları müdürü, bir ağaç, bir kanser hastası aynı kefede kavramlar olur, her kavram sadece hayatın çeşitliliği olur. Bu herkese ve herşeye sahip çıkmaktır, öbür türlü dar bakış açılı yoketme davranışında ansızın bir mutasyonun haddini aşarak seni kanser etmesi sonucu, bu fikrin uygulamaya geçmesini sağlayan cesur kişisi olarak idama gönderildiğinde ya da bunu kastetmediğini söylemişsin fakat yardım etmemekte idamdan farklı değil, seni ölüme terk ettiklerinde sen bir canlı davranış biçimim en temel ve aklını başından alacak derecede temel olan "hayatta kalma" ile karşı karşıya kaldığında bu fikrin karşısında bir direnişçi olarak bile görebilirsin kendini.
Rica ediyorum yargılardan oluşan cümleler yazıyorsan ardını besle, hangi cümlenin sonuna neden yapıştırsam cevapsız kalıyor, ne yazık ki boş konuştuğuna işaret ediyor.
Tümünü Göster