ülkücülere karşı neden önyargılısınız

Konuyu gerçekten ciddi bir şekilde yazıyorum. Yani bu konuya yorum yaparken lütfen küfürü ve saygısızlığı bi kenara bırakın. Sonuçta ülke gündemini ilgilendiren bi konuda yorum yapıyoruz.Şakaya gelmez.
Gelelim konuya;

inci sözlük, itü sözlük, uludağ sözlük vb. birçok yerde ülkücülere karşı bir çok iftira atılmış ve hiç yakışmayan sıfatlar takılmış.
Bazıları ülkücüler gerici, kafatasçı,ırkçı, kumaş pantolon giyer, tesbih sallar, kundura giyer, palto giyer, telefonu kurtlar vadisi müzik çalar, millete kabadayılık yapar, adam toplar adam döverler, okul reisleri vardır, tarzı ithamlarda bulunuyor.

Peki siz hiç ülkücüleri önyargısız bir şekilde tanımaya çalıştınız mı?
Hep kulaktan dolma bilgilere inandınız.Bi kere bile olsun Alparslan Türkeş'in yazdığı Dokuz Işık kitabını okudunuz mu?
Şunu belirtmeden geçmek istemiyorum:"Benim yolum, Allah ve Resulü'nün yoludur!" diyen Türk milliyetçisinin adı ülkücüdür.
Ülkücüleri belli bir giyiniş tarzına sığdırmak yanlış olur.Bir ülkücü kot pantolon da giyer, spor ayakkabı da giyer, tişört de giyer.Ülkücülük bir fikir akımıdır ve giyinilen kıyafetlerle bir alakası yoktur.
Ülkücü insan yaşdıbını islam ahlakı ve faziletine göre sürdürür.
Bazıları diyor ki:Ülkücüler hem içki içiyorlar,hem de namaz kılıyorlar. Böyle bi şey tamamen yanlıştır çünkü içki içen bi insan asla Ülkücü olamaz çünkü Ülkücülük islam ahlakıyla yaşamaktır ki alkolün islamda yeri yoktur.
Gelelim ikinci meseleye:Ülkücüler kitap okumazlar, ocakta beleşe çay içerler, ocaktan adam toplayıp kavgaya giderler tarzı gibi iftiralar atılıyor. Bunlar tamamen Sağcı(Kapitalist ve Liberalist) ve solcu zihniyetin ülkücülerin bağrına sıçratmaya çalıştıkları birer çamurdur.Ülkücü adam kitap okur, kendini geliştirir.
Cehalet Türk milletini karanlığa sürükleyen bir lanettir. Cehaleti gideren tek şey ise bilgidir. Bilgi ise kitaplar sayesinde kazanılır. Ocakta beleşe çay içtiğimiz tamamen yalandır. Zaten ocağın parası mı var ki çay alsın. Ocaktayken aramızda para toplarız, ocağın aylık masraflarını cebimizden karşılarız. içtiğimiz çayın parasın alın terimizle kazanıyoruz.Ülkü ocaklarında toplanan gençler beraber namaz kılarlar, toplanıp halısaha maçı yaparlar. Farklı yerlere geziler düzenlenir. Perşembe akşamı Kur'an okunur. Cuma günleri topluca Cuma namazına gidilir.
Takım elbise, palto,tesbih tarzı takılan ülkücüler genellikle artık yaşını başını almış, saçına ak düşmüş amcalarımız, dedelerimiz,abilerimizdir. Bizim kimseye saldırdığımız falan yok. Bizim bozuk olan düzene karşı bi savaşımız var. Kültürel emperyalizme karşı bir savaşımız var. Tamam bazen kavga çıktığı oluyor ama asla zevk için kavga etmiyoruz. Biliyorsunuz ki 1980 ihtilalinden önce Ülkücüler ve Komünistler arasında kanlı bir çatışma vardı. Silahlar patlıyordu. Günümüzde ise bu yerini sessiz savaşa bıraktı. Bazen komünistler TKP afişi asarken engel olmaya çalışıyoruz.O zaman doğal olarak kavga çıkıyor.Üniversite'lerde ise DHKP-C ve diğer Marksist-Sosyalist-Devrimci gruplarla çatışıyoruz. Adamlar geliyolar 10 kişi bi ülkücüyü sıkıştırıyorlar. Adam 10 kişiye karşı kendini savunamayınca topluca gidiyoruz.Ne yapalım yani Ülküdaşlarımızı şerefsiz emperyalistlere mi yedirelim. Gelelim Bozkurt işaretine. Biliyorsunuz ki her ülkenin milli bir sembolü vardır. Türkiye'nin milli sembolü ise Bozkurt'tur.
Ülkücüleri birazcık olsun anlamak istiyorsanız Alparslan Türkeş'in Dokuz ışık kitabını almalısınız.
Söyleyeceklerim bu kadardır.