+1
2 gün sonra eminönü'nde sahafla pazarlık yaparken telefon geldi. numara yabancı,ben yabancı numaraları -ha diye açıyorum.
x- m haa (ses tanıdık geliyor ama çıkaramadım)&[[bundan sonra beni "m" olarak göreceksiniz, şimdi baştan düzeltemem]]
m- ha,kimsin ?
x- benim x
m- aa pardon tanıyamadım kusura bakma etraf gürültülü biraz
x- önemli değil,ne yapıyosun
m-kitap bakıyorum
x-görüşürüz demiştik ama, senden ses çıkmayınca ben ariym dedim (cidden mallık oldu)
m-görüşelim müsaitmisin ?
x- olur nerde ?
m- nerdeysen söyle ben gelirim
x-tamam o zaman, sarıyer de buluşalım
m-tamam geliyorum
dedim olm bu gün bi ayara getirdin getirdin, yoksa sana herşey müstehak. bekletmiym diye hızlı hızlı giderken karşı yolda gırgır dergisi yazarı -alper ocak "beyefendiyi" görür gibi oldum ama tam emin değilim, normal şartlarda hal ve mekan ayırt etmem gider konuşurum ama bu sefer konu mühim ve kritik safha da.alper abiyi kadıköy sövüşçü de tekrar görme ümidiyle kendimi anlık avutarak yola devam ettim. menzile varınca içim bi hoş oldu lan.o ne biçim beredir,o nasıl atkıdır lan öyle ne tatlı olmuş öyle amk. yanaklarını sıkarak koparmamak için zor tuttum kendimi beyler.