1. 1.
    0
    şu olay ilk okuduğumda içimden bi parça koparmıştı. umarım uzun diye okumamazlık yapmazsınız

    YUNANiSTAN'A 4 MiLYAR ALTIN FRANKI NASIL ACIYIP BAĞIŞLADIK?

    Kurtuluş Savaşı sırasında Yunan ordusunun 3 sene boyunca işgal ettiği Anadolu'da vahşice öldürdüğü binlerce masum insanın yanı sıra onbinlerce ev, bahçe, iş yeri, fabrika ve kamu binası da yakılarak, bugünkü değerle katrilyonları bulan maddi zarar vererek yılların birikimi yok edilmiş ve Türkiye büyük bir zarara uğratılmıştı. Bu yüzden Lozan Antlaşması'nın 59. maddesi ile Yunanistan'ın gerçekleştirdiği bu yıkımın tamiri için 4 milyar altın Frank ödenmesine karar verilmiş ve Yunan tarafı da ödemeyi resmen kabul etmişti.

    Fakat Lozan'da "tazminat" kelimesi yerine "tamirat" kelimesi kullanılarak Yunanistan'ın dünya önünde suçlu olduğunun kabulü engellenmişti. Antlaşmada sadece savaşta Yunanlıların Anadolu'da verdikleri zararı "tamir" ettirme şartı ile yetinmiştik. Halbuki Yunanistan 1 lira bile tazminata mahkum edilseydi suçu tescillenecekti.

    Ancak ismet Paşa "tazminat" almak şöyle dursun Yunanistan'ın mali durumunun kötü olmasını gerekçe göstererek Yunanlıların bile ödemeyi resmen kabul ettikleri 'tamirat' bedelinden vazgeçerek zenginlikleri yakılarak yok edilen Türkiye'nin doğal olarak kazandığı bir hakkı Türk halkı ndıbına Venizelos'a ve Yunanistan'a bağışladı.

    Sanki avukatlığı kendisine düşmüş gibi, Yunanistan'ın 4 milyar altın Frank tutarındaki tamirat bedelini ödeyecek malî durumu olmadığını söyleyerek TBMM'nin bütün ısrarlarına rağmen Yunanlıları affetmiş, Meclis'te yaptığı konuşmada ise "Barışın bir an önce gerçekleşmesi için tarafımızdan büyük bir fedakârlık" yapıldığını ileri sürmekten çekinmemişti.

    Madem malî durumu iyi olmayan Yunanistan'ın iyiliği için bu parayı affettiniz, peki Türkiye'nin malî durumu çok mu iyi idi de bunun dörtte biri kadar olan Osmanlı borçlarını son kuruşuna kadar ödemeyi taahhüt ettiniz? Neden bu 4 milyar altın Frank parayı Yunanistan'ın kendisi bile resmen ödemeyi kabul ettiği halde siz kendiniz bağışladınız..? Veya borcu bağışlamak yerine neden küçük taksitlere bölerek uzun yıllara yaymadınız? Ya da hiç değilse bu paranın sadece dörtte biri kadar olan (ve 1933 yılındaki konsolidasyonla 962 milyon Franga bağlanan) Osmanlı borçlarını neden Türkiye'nin üzerinden sildirmediniz..?

    Halbuki Yunanistan'a lütfettiğimiz paranın dörtte biri ile Osmanlı'dan kalan borçlarımızı ödeyebilir ve bunun üç katı parayı da cebimize koyabilirdik. Oysa yıllarca fakirliklerini Osmanlı borçlarına bağlayıp ödeye ödeye bitiremediğimizi dillerine dolayıp Osmanlı'yı kötüleyen ismet Paşa ve kafasındakiler işgalci Yunanistan'a bu miktarın 4 katını acıyarak hibe ettiler..

    Sonuçta Yunan halkına acıyanlar Türk halkına acımadılar ve Yunanistan'a kıyamayanlar Osmanlı'ya da Türkiye'ye de kıydılar.. Hem de içlerinde hiç bir rahatsızlık hissetmeden.

    bilgileri arşivden paylaşıyorum.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster