1. 751.
    0
    3 haftalık firarın ardından geri dönen ve cezaevine atılan bir erin hikayesi:

    adamın cezaevinde dıbına koyarlar. 100 gün sonra cezaevinden çıkar, birliğinde de rütbeliler tarafından dıbına koyarlar. adam da bu duruma çok sinirlenir ve başbakanlığa internet aracılığıyla durumu bildirir ve askerlikten soğuduğunu ve askerlik yapmak istemediğini beyan eder. 10 gün sonra milli savunma bakanlığından birliğe bir yazı gelir. yazıda komutanlara özet olarak ;
    "siz bu adama ne yapıyorsunuz da bize böyle bir şikayette bulunuyor?" yazar. adamı çavuş çağırır ve astsubaya zütürür. astsubay alır üsteğmene zütürür. üsteğmen adamı gülerek karşılar. o da alır binbaşıya zütürür. adam içinden "ne oluyor dıbına koyyim?" der. binbaşının odasına girilir. üsteğmen dışarı çıkar. adamın içinde bir şüphe. binbaşının elinde bir kağıt. adam durumdan habersiz. binbaşı konuşur:

    -bu elimdeki kağıt nedir oğlum?
    +bilmiyorum komutanım.
    -yaklaş bakayım.
    adam yaklaşır ve kağıdın üstündeki yazıyı görebilir sadece: "milli savunma bakanlığı". yine de pek bir şey kestiremez.
    +anlamadım komutanım.
    -dur bak ben şimdi sana anlatacağım.
    +emredersiniz komutanım.
    -oğlum biz burada sana ne yapıyoruz? ha? ananı mı gibiyoruz? sen ne diye bizi şikayet ediyon lan yavşak?

    "adam cevap vermez. ama binbaşı konuşarak kendini yeterince sinirlendirmiştir. elindeki kağıdı fırlatır ve ayağa kalkar. adamın kelime-i şahadet getirmeye vakti olmadan pata küte dalınır. sonrasında revirin yolu tutulur."

    bizzat başımdan geçmiş bir olaydır.
    ···
   tümünü göster