bu ülkeyi nasıl siktiklerini açıklıyorum

zamanlardan kongre zamanları bir orada bir burada yurdumun tezek kokan bağlarında ama lüküs evlerde paşalar halktan ileri gelenlerle(godaman takımı olması muhtemel) konuşup dertleşip ahlar edip vahlar edip tartışıp ana bacı sövüştüler. osmanlının bıyığını kestikleri abd nin ise bıyıklarının yeni terlediği zaman wilson denecek dallama savaş sonrasında halkların belirli hakları vardır deyip ortaya laflar atması üzerine bir anda tüm bürokratlar abd yanlısı oldular. abd mandacılığı o zamanların çok ateşli tartışmalarına konu olmuş vaktin büyük paşaları da dahil olmak üzere kurtuluşu yeni yetme bir devletin kucağına oturmakta bulmuş çoğu bürokrat ve hatrı sayılır kişiler tarafından da desteklenmiştir. buna karşıt m.kemal seversiniz sevmezsiniz kendi iradesini ortaya koymuş ve halkın tabanından askerin öğrencisinden gencinden destek bulmuş ve batılı olamazsam da huursu olurum isteğine prim verilmemiştir. lakin yurdumun gibik beyinli bürokratlarının gönlündeki batı hayranlığı bitmemiş her fırsatta emperyalizme domalınmış ve beni gib diye bağrılmadığı kalınmıştır. ilginç olan şudur ki m. kemalin siyaset arenasında yanında olan insanların çoğunun zamanın mandacı zihniyetinden gelen insanlar olması ve hatta bunların mecliste hatırı sayılır yerinin olmasıdır. bu nedenle ne zaman emperyalizmle sovyetler arasında bir hırgür olsa mahalle kavgalarındaki ufak bebeler gibi ab(d)isinin arkasına sığınıp sovyetlere küfürler edilmiş yalanlar söylenmiş ve ebelerimizi gibmeye meyil edenlere kardeş gözüyle bakmamız istenmiştir. ah ulan ah