1. 476.
    0
    varan bir ;

    askerliğin ilk günleri, daha askeri terminolojiye henüz alışılmadığı dönem. açık hava gazinosunda içlerinde benim de olduğum sekiz on tane yeni poşet oturuyoruz. o arada tiz bir 'dikkkattttt ' sesi ve tugay komutanı tuğgeneral arabadan aşağı iniyor, tuğgeneral oradan geçerken bu yeni askerlerin bir hatırını sorayım demiş;

    tuğgeneral: merhaba gençler, var mı bir sıkıntınız ? ( adamdaki tevazu ve hoşgörüye bak )
    poşet : valla hocam televizyon çalışmıyor ( hem de ağzını yaya yaya )
    tuğgeneral : !!! ???
    hiçbir şey söylemeden arkasını döner arabaya biner ve gider

    varan iki;

    askerliğin ilk günleri, biz poşetlere yanaşık düzen eğitimi veriliyor. tesadüfen oradan geçen topçu yarbay eğitime bakıyor, askerin birinin selamı bir türlü öğrenemediğini görünce babacan bir şekilde elini askerin omuzuna atarak yürümeye başlıyorlar ve o arada yürürlerken bizim acemi poşet de sanki elini omuzuna koyan kişi komşusuymuş, abisiymiş gibi elini yarbayın beline doluyor. yarbaya sarılarak bir kaç metre yürüyor.

    bu iki hadisenin yaşanmasından 3 - 4 gün sonra bölük komutanı üsteğmen acemi birliğini topluyor, yüzü sinirden kıpkırmızı, adamın içinde fırtınalar kopuyor belli ama kendini tutuyor ve bölüğe sesleniyor;

    üsteğmen : bakın tugay komutanına ' hocam ' demeyeceksiniz, burası okul değil. yarbay elini omuzunuza koyduğunda siz de ona sarılmayacaksınız, anlaşıldı mı ?
    acemi bölüğü: emredersiniz komutanım.
    ···
   tümünü göster