1. 1.
    0
    1926'da Diyanet işleri Riyaseti 'Kur'an'ı çağın icablarına göre yeniden tefsir edebilecek bir alim aradı. Sonunda vazifeli talimat üzerine Elmalılı muhafazid Hamdi Yazır'a verildi. Devlet eliyle yazdırılan bu tefsirle Atatürk bizzat ilgilendi. Atatürk Şeyh Sait Ayaklanmasının bastırıldığı, çağdaşlaşma ve modernleşme adına yapılan inkılaplara yönelik itirazların arttığı bir devirde islamiyet'in temel kaynağı olan Kur'an'ın yeniden tefsir etmesini istedi. Atatürk, yedi madde ile nasıl bir tefsir istediğini ortaya koydu. Bu yedi madde daha sonra Diyanet işleri Riyaseti ile Elmalılı Hamdi Yazır arasında imzalanan protekole kondu. Atatürk, Diyanet'e gönderdiği yazıda bilhassa iki maddenin üzerinde duruyordu. Yeni tefsir 'Ehli Sünnet' itikadına ve 'Hanefi' mezhebinin görüşlerine göre hazırlanacaktı. Diğer bir isteği de 'ibret ve nasihat mahiyeti taşıyan ayetlerin genişçe izah edilmesi' idi. Atatürk, hüküm içeren ayetlerin de Türk-islam geleneği göz önünde bulundurularak yorumlanmasını arzu ediyordu.
    ···
   tümünü göster