1. 1.
    0
    Saatine sürekli bakıyordu hangi zamanın neresinde olduğuna kimler karar vermişti ki saate göre yaşamak zorunda kalmıştı. Zaman ve mekan önemsemeyen bir avcı olmak istemişti oysa ki hayatı boyunca. Eline bir kalem alarak kendine bir hikaye yazmak istediğini fark etti ve kağıdın içinde kaybolmaya başladı. Nereden başlayacağını bilmiyordu kafası önde düşünürken gözüne birşey takıldı, yerde ki çöpler. Aklına hizmetçiler geldi birden, bende bir hizmetçi çağırsam mı diye düşünürken hikayeyi bulmuştu. Heykellere ilgi duyan, yumurtayı bir sanat eseri gibi pişiren, yoğurtla rötüşler yapan bir hizmetçinin hikayesiydi bu.Yazmaya başladı ve baş karaketerler akşama kadar ormanda çayırda dallarda ki serçeleri avlayan bir avcı ve yabanci bir şehirde bebek bakıp hizmetçilik yapan bir genç kızın hikayesiydi bu.
    Genç hizmetçi evin işlerini tamamlayıp kendi evine doğru gider iken yolda bir palyaçoyu görmüştü, yüzünde ki makyaj elbiseler hiç sanatsal gelmemiş çok yapmacık bulmuştu onu. ilerleyerek evine doğru giderken ormanlık bir alandan geçiyordu yol kısa olsun diye tren raylarının üstünden yürüyerek kısa yoldan eve ulaşıyordu. Genç avcı ise buralarda elinde kafes ile kuş avllıyordu. Genç hizmetçi raylardan geçerken trenin geldiğini fark ederek hızlıca geçmeye çalışırken ray kenarına nereden geldiği bilinmeyen araba lastiğine takılarak yere düştü ve bir çığlık attı. Genç avcı sesi duyarak irkildi ve sesin geldiği yöne doğru ilerledi. GEnç kız düştüğü yerde kendi kendine söylenerek oturuyordu avcı kızı görür görmez yanına koşup yardım edecekti ama birden duraksadı kız yerde oturuyordu ve etrafta kimse olmadığı için üzerini düzeltmemiş davetkar bir şekilde oturmaya devam edip kendine söyleniyordu. Avcı bu görüntü karşısında ne yapacağını şaşırdı, korkar gibi oldu. Ruhsal bozukluğu bulunan avcı bu bana yapılan bir komplo mu acaba diye düşünüp etrafına bakındı.Bir süre böyle geçtikten sonra avcı bu kıza yardım etmeliyim diyerek kıza doğru yanaşmaya başladı ama aklında hala kızın ciksi bacakları verdiği firikik vardı, aslında kızı gibebilme ihtimali uğruna yardım etmeyi göze almıştı. nazikçe yanaşarak kıza seslendi, kız birden irkilip üstünü başını düzeltmeye başladı. Kısa bir diyalog geçtikten sonra aralarında avcı kızı yerden kaldırmak için elini uzattı. Kız ürkekçe elini uzattığında kızın parmağında kanama olduğunu gören avcı hemen kızı kucaklayarak kaldırdı. Avcılık yeteneklerini kullanarak yarayı temizleyip saran avcı kızı evine kadar zütürmeyi teklif etti. Kız da nezaketen kabul edip birlikle konuşarak ilerlemeye başladılar.Eve yaklaştıklarında iyice kaynaşmış olan ikili gülüşmeler espriler eşliğinde ilerliyorlardı. Kız ona heykel sevdasından bahsetmişti, avcı ise kızın vücuduna odaklanmış olduğundan bunu görmeyi teklif etti. Kız da avcının kahramnalığının verdiği izlenim ve yaptığı işe ilgi gösteren avcıya yok diyemezdi. Birlikte eve girdiler. Atölyesini gösteren kız heykelleri anlatmaya başladı. Avcı ise sürrelist eserler şeklinde yapılan kafeslere konulmuş yannanlar, diye düşündüğü heykelcikler ve kızın yaptığı heykellerde hep büyük şekilde olan erkek penislerine takılmıştı. Kafasında ki ciks olgulusu iyice artmış hunharca gibip parçalamak istiyordu bu hizmetçiyi ve birden kız konuşurken arkadan yaklaşarak parmaklarının elbisenin altından kızın dıbına sokmaya çalışan avcı kızın bir anlık direnmesiyle korkuya kapılarak adrenalinle doldu.Bu gibini çabucak sertleşip ciks isteğini daha da arttırdı. vs.vs.vs
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster