kol saati bir amerikan oyunudur

öncelikle arak değil naçizane kafa yormam üzerine sıçtığım bir tespittir.

şimdi beyler konu şu;

eskiden zamanı ölçmek için kol saatı vesaire yoktu..

e nasıl ölçüyorlardı zamanı saati?

kum saati ile..

kum saatinde zaman akıp gidiyor.. aynı nehirde 2 kere yıkanamazsın hesabı.. bu da bize aynı anı tekrar yaşayamayacağımız

düşüncesini çaktırmadan uyandırıyor kafada..

bu da demek oluyor ki zaman kıymetli ve her saniye birbirinden farklı.. ve bunun bir sonu var.. zaman akıp gidiyor..

ama kol saatine bakıyoruz?

zaman dolaşıp başa dönüyor.. tekrar dönüyor gene aynı yere geliyor.. devamlı aynı yere geliyor..

e şimdi kum saatinden farkı nedir.. kol saatinde sürekli aynı günü tekrarlıyor gibiyiz.. yani bu durum bizi monotonluğa itiyor.. hiç ölmeyecekmişsin gibi.. her gün gene aynı miktar süren var gibi.. başa sarıyor devamlı aslında ilerlemiyor..

böylece bu amerikan oyununun bi parçası oluyorsun sen de.. çark oluşuna isyan etmiyorsun alışıyorsun duruma vesaire.

özet: bir ya da bir çok konuda yazılmış yahut herhangi bir şekilde hafızalara yerleşmiş bir anlatımın, önemli bölümlerini, can alıcı noktalarını, ana temasını bütünün içinden seçerek yazma ya da anlatma yoluyla bir kenara ayırma şeklidir

not: yılmaz özdile gibtirdim