1. 51.
    0
    mahmut sandalyesini yatağın kenarına çekti. şimdi yatağa dayanmış, güzel kalçalarını kendisine uzatmış ayça’nın tam arkasındaydı. koca ellerini uzattı ve ayça’nın külodunu iki yanından sıyırıp poposunun arasına sıkıştırdı.

    - “harika. nefis. mmmmm…”

    mahmut kendini daha fazla tutamamış, dudaklarını ayça’nın çıplak poposuna yapıştırmıştı. i̇ki eliyle kenarlarından kavradığı kalçaları şapır şupur yalıyor, kaba etleri hoyratça ısırıyordu.


    - “ahh. yavaş hayvan! canımı yakıyorsun.”

    mahmut hiç istifini bozmadı. kalçaların bittiği yerden diz arkalarına dek tüm bölgeyi uzun uzun yaladı, öptü, dişledi. sonra ansızın durdu ve ayça’dan uzaklaşıp arkasına yaslandı.

    - “çok hızlı gitmeyeceğim. tadını çıkaracağım. senin gibi bir yavruyu her zaman bulamaz insan. hadi gel, banyoya geçelim.”

    ayça korka korka mahmut’un ardından banyoya girdi.
    - “korkma. seni hemen gibmeyeceğim. gel yanıma. ayaklarımı yıkamanı istiyorum.”

    - “anlamadım!”

    - “ayaklarımı yıka. bütün gün ayakkabının içinde çok terlediler. hadisene, sallanma.”

    ayça küvetin kenarına oturan ve bacaklarını içeri sallandıran mahmut’un ayaklarını yıkamak üzere küvete girdi. suyu açtı ve fıskiyeyi mahmut’un ayaklarına tuttu.

    - “hadi bakalım. i̇yice yıka, tertemiz yap. i̇yice temizlenmeleri senin menfaatine.”
    ···
   tümünü göster