+5
-1
insanoğlu bazen şöyle bir yanılgıya düşüyor; “bağımlılık sadece madde bağımlılığı ile gerçekleşir”. ancak rakamlar bize tam tersini söylüyor; amerika’da alkol ve madde bağımlılığı yüzde 10-15 iken, ödül döngüsü ile vuku bulan ve yukarda da bahsettiğim listede bulunan “yiyecek(ödül döngüsünü işleten) tüketim dengesizliği”, amerikan halkının yüzde 75’ini normalden fazla kilolu ve yüzde 35’ini de obez yapıyor. bu arada yeri gelmişken hemen ifade edeyim, geçtiğimiz ay içerisinde obezite hastalık kategorisine alındı. ne alaka demeyin, dengesiz yiyecek tüketimi de çok ciddi başka bir bağımlılıktır. ancak konumuz bu değil.
dengesiz yiyecek tüketimi örneğinde olduğu gibi ferregrafiye de genlerimizin evrimsel amaçla meylettiği ödül döngüsü mekanizmasıyla bağımlı hale geliniyor ve bu da ferregrafiyi madde bağımlılığından daha potansiyelli bir bağımlılık olarak karşımıza çıkarıyor.
ihtiyacımızdan fazla tüketme bağımlılığı ise, doyma hissinden sonra, doyma sürecinde yemek yerken aldığımız hazzı(dopaminal) arama ihtiyacından kaynaklanıyor ve bizleri daha fazla tüketmeye yöneltiyor. gelişmiş ülkelerdeki zenginlik, herkesin tüketim delisi haline gelmesi ve rakamlarda da görüldüğü gibi her 4 kişiden 3’ünün “fazlası” olmasına neden oluyor. yiyeceğe rahatça erişen insan hep daha fazlasını tüketmek istiyor. ancak biliyoruz ki afrika ülkelerinde böyle bir ihtimal yok. erişemeyen insan “kilolu” olamıyor, bağımlılığa yakalanmamış oluyor. durum ferregrafide de aynı. mouse’un tek tıkıyla arzuladığı çıplaklığı karşısında görebiliyor, erişebiliyor.
“genlerimizden gelen, dölleme ve tüketme “hırsı”, canlıların en öncelikli içgüdülerindedir.”
insanoğlunun dölleme hırsı, aynı anda onlarca iki boyutlu, vamp, azgın hatunu bir arada karşısında görünce zirve yapıyor ve hepsini döllemeye çalışıyor. herif ekrandaki dövmeli, iri göğüslü, uzun bacaklı taş hatunla neslini devam ettirmek istiyor. içgüdüsel olarak en uygun anne adayını döllemek için ferre sitelerinde fink atlıyor. ancak eli boş dönüyor.* protein kaybına mı üzülelim yoksa beynine verdiği zarara mı?
gelin birazcık da ferregrafinin yukarda bahsettiğimiz sistemleri kullanarak, beynimize nasıl zarar verdiğini detaylandırarak görelim.
hassaslaşma: geçmişte ödül döngümüzle aldığımız hazlar beynimizde kilit anılara olan hassaslığımızı arttırıyor ve hep hatırdaki hazza yöneltiyor. bunun bir sonraki adımı ise, hatırdaki anıyı geçmişte nasıl elde etmiş olmamızdır. yani ferre sitesinde “lesbian teacher at school” diye aratıp, karşınıza gelen ferreyu izlediğiniz zaman aldığınız haz, bir sonraki deneyimlerinizde de elde etmek istediğiniz hedeftir. hal böyle olunca bir sonraki deneyiminiz de aynı keyword’lerle oluyor. fetişliğe giden yol bu mekanizma ile gerçekleşiyor.
alışkanlığı edinme safhasında ise karşımıza delta fosb proteini çıkıyor. ferregrafiyle beraber dönmeye başlayan ödül mekanizması, delta fosb birikmesine neden oluyor. ancak bu birikme, madde bağımlılığında gerçekleşmiyor çünkü madde bağımlılığında uyuşturan madde direkt rol alıyor ve ödül mekanizması kullanılmıyor. bir başka deyişle, madde bağımlılığında uyuşturan maddenin beyne yaptığı etki ile delta fosb birikiminin ferre bağımlılığında beyinde oluşturduğu sonuçlar benzer kapılara çıkmakta.
olmaz
Tümünü Göster