1. 251.
    +1
    gözlerinden göz yaşları akarken dudaklarından çok korkuyorum yardım et diyordu, elindeki bıçağı alıp odanın diğer köşesine fırlattıktan sonra elini omzuma atıp ayağa kaldırdım, hocaya gidiyoruz dedim, hiç itiraz etmeden "tamam" dedi. gecenin o saatinde yapabileceğim tek şey oydu, sabahı beraber beklemektense işin piri bi hocanın yanında beklemeyi yeğlerdim. ayakta duracak hali yoktu, ağlaması yavaş yavaş durmaya başladı, sokağa çıktığımızda kimsenin olmaması bizim rehimizeydi ki istemesemde içimde dışlanmak duygusu beni kemiriyordu, hızlıca sokaktan uzaklaştıktan sonra adımlarımı yavaşlattım arada da murat'a bakıyorum, baktığımı fark etmiş olacakki "kardeşim seni öldürmemi istediler ben yapmayınca vücudumu kullandılar" dedi, bi anda ne diyeceğimi bilemedim ama konuşma gereği hissettiğimden sorusuna soruyla cevap verdim "onlar kim murat" sorumun cevabını derin nefes aldıktan sonra dudakları titreyerek "ennead heliopolis" dedi,
    ···
   tümünü göster