siyaseti tarafsız yorumlayan biri gelsin acill

müslüman dünyasının uyanması gibi bir konu söz konusu değildir,

zira müslüman dünyası zamanında kaçırdığı çifte devrim treninden sonra (endüstri devrimi/fransız devrimi) 20.yüzyıl'd sscb'nin katkısıyla kapitalizm dışı yolu veyahut 3.yol diye tabir edilen (sovyet destekli ama sosyalizm sempatisi olmayan, abd karşıtı) yolu seçmişlerdi, zira ırak ve suriyedeki baas hareketi, mısırda albay nasr, cezayirde anti sömürge hareketi, fasta ne tak yendi bilmiyorumda oradada laiklik mevcut ise ileri bir adım atılmıştır, libyada zaten islami sosyalist kaddafi,

tabii daha sonra "islamiyet"in pompalanması ile bu ilerici hareketler ezilmeye çalışılmış, neticede sovyetler iflas edince hepsi iflas etmiştir, bir tek suriye yönetimi hala o günler ile organik bağ taşıyıp yaşamaya devam eden yegane ülkedir.

bugünkü islam dünyasının abd'nin içinde olmadığı bir yol seçmesi mümkün gözükmemektedir, zira bu ülkelerdeki siyasi hareketler bakarsak, müslüman kardeşler, el kaide, el nusra,

hepsi zamanında sosyalizme karşı yeşil kuşak (islamcı) çekilmesi amacıyla abd ve yerel hükümetlerce fonlanmış gerici radikal islamcı örgütler,

bunlardan bir bağımsızlık hareketi, anti emperyalist hareket beklemek, abesle iştigal etmektir.

ortadoğuda tek fark yaratabilecek olanlar, yani sosyalist siyasi hareketler ise hala post sovyet travmasını atlatamamışlardır, atlatmış olanlar ise henüz toparlanma sürecindelerdir, coğrafyamızda bir tek yunanistan komünist partisi ulusal düzlemde siyasetin akışını kökünden değiştirebilecek potansiyele sahiptir, ama o da bölgedeki yalnızlığının acısını çekmektedir,

seçim sonrası tkp-ykp yöneticilerinin görüşmelerinde, "vallahi biz sizden daha çok üzüldük sanırım seçim sonuçlarına" cümlesinin geçmesi, ykp'nin durumu açısından manidardır.

netice şudur ; islamdan ve islamcı siyasi örgütlerden hiç bir şey beklememek gerekir, siyasi olarak yeterlilikleri sıfırın altındadır, ancak ve ancak emperyalizmin yerel maşalığını yapabilirler,

önemli olan aydınlanmadan ve ilerlemeden yana, anti emperyalist, bağımsızlıkçı hareketleri güçlendirebilmektir.