@15 aynen. ayeti var o dediğin şeyin. tebliğ edildikten sonra müslüman olmayı reddedenler için "biz onların kalplerini mühürlemişizdir" deniliyor. burada iki çelişki var.
1. düşünce kalpten gelir, dolayısıyla kişinin inanmaması için kalbi değil, beyni mühürlenmiş olmalıdır. beyin yerine, akıl da denilebilirdi. kabul ederdim.
2. islamiyetteki kaza-kader inancıyla direkt olarak çelişmektedir. eğer bu kişilerin herhangi bir yeri imana karşı mühürlenmişse zaten iman etme ihtimali yoktur. bu karar daha önce yaratıcı tarafından verilmiştir. dolayısıyla ateistler rolü bu şekilde yazılmış figüranlardır. tiyatro sahnesinde pek sevilen baş karakteri öldüren figüranı oyundan sonra dövmek ne kadar mantıklıysa ateistleri cezalandırmak da o kadar mantıklıdır.
bi dakka, türkiye şartlarında mümkün lan. tanrı türk mü yoksa??
*
edit: ilgili ayet: işte onlar, Allah’ın; kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. işte onlar gafillerin ta kendileridir. Nahl/108
öncesini sonrasını okumadan ayet cımbızlıyorsunuz ühü ühü ühü diye ağlayacak olanlar varsa istediği uzunlukta alsınlar bu bölümü, aydınlatsınlar bizi.
Hemen sonraki ayet tamamlayıcı nitelikte çünkü: Hiç şüphesiz onlar, ahirette ziyana uğrayanların da ta kendileridir. Nahl/109
110 ve sonrasında ise konu değişiyor.
106 ve 107. ayetlerde ise bu kalpleri mühürlenmiş olanların kim olduğundan bahsediliyor (iman ediyor olmasına rağmen tehdit veya güçlükle karşlaştıkları için inancını reddedenler hariç inandıktan sonra inancını kaybedenler).