0
bu yüzüp kulaç atıyordu. şelalenin altına doğru yüzdü. orası derin noktaydı aslında. ama şelale suyunun düştüğü yerin 2-3 kulaç arkasına gidersen, dizinin boyuna gelirdi. düşen su çukur oluşturuyordu yani.
yüzdü yüzdü ve arka tarafına çıktı. dıdıdıdıdıdıı donuyorum dedi, çok soğukkkkkk. gel hadi bak valla dönmem yoksa dururum bütün gece.
gel hadi gel gel, dakikada 1.000.000 gel diyerek günün diğer rekorunu kırıyordu.
şortumu çıkardım.
yannanım boxerı havaya dikmişti. kıkırdadı. üstümü de çıkardım ve suya ayağımı sokunca ne kadar soğuk olduğunu farkettim. buz gibiydi hakikaten. hemen girmeliydim, girdim. bu şelalenin arkasındaki diz boyu suda bekliyordu hala. 2-3 kulaç attım ve dibine kadar geldim.
hadi soktun suya diye bağırdım, şelalenin gürültüsü sesimi kesiyordu. bu rahatsız, dedi. elini arkasına atıp sütyenini çıkardı.
ben daha fazla dayanamıyordum artık. göğüsleri minik ama diriydi. lolita göğüsleri gibi. ben sustum. suya doğru ilerledi. dur dedim. ben sudan çıktım bu kez, sığ alana gittim. dibine kadar geldim. kafam neredeyse kafasına değiyordu. ve diğer kafam da...
napıosun sen. dedim. amacın ne? ha? ne arıyorsun? dudaklarına yapıştım. öyle ateşli yapıştım ki, nefesini kestim. boğdum. öldürdüm.
dudaklarını çekti. bana baktı ve bu kez o yapıştı. elimi sırılsıklam külodundan içine soktum. kısa süre önce kesilmiş, yeni uzayan tüyleri vardı. dıbının dudaklarını parmakladım. gibimi ellemesini istiyordum ama ellemiyordu. öylece duruyordu. acemi gibişçi.
tekrar çektim kafamı. dize gelen sudan içeriye doğru biraz daha yürüdük. oradan bir adım zıpladık ve karaya çıktık. çember gibi düşünürseniz, eşyalarımız çemberin 90 derece altındaydı. biz de 90 derecenin öbür ucunda kıyıdaydık. sen, dedim. beni mi istiyorsun. evet, dedi. ben yine yumuldum. bu sefer yavaşça yere serdim bunu. yere serdikten sonra kafamı çekip külodunu indirdim ve kenara fırlattım. ardından kendi boxerımı indirdim ve onu da kenara fırlattım.
yannanım ortalama üstüdür. büyük diyemem, ama gibişip de yannan boyu yüzünden sorun çıkaran kimsem olmamıştır.
bu oturur pozisyona geldi.
ağzına alabiliyor musun dedim. hiç aldın mı. uzattım ağzına. eliyle tutup birkaç acemice yalama yaptı. almadığı çok belliydi. ama o acemi hareketleri bile beni azdırıyordu. yanağına değil boğazına zütür dedim. boğazına. deneyince öğürdü. bana bakıp güldü. daha fazla dayanamıyordum. ittirdim bunu arkasındaki yeşilliğe doğru. sırtüstü uzandı.
iki elimle bacaklarını çekip iki yana açtım. dıbına yumuldum. iki üç dil attım, bu çığlık çığlığa kaldı. liseli ezikler allah bilir nasıl ruhsuz gibmiştir. ama ben, üniversite hayatım boyunca sürekli gibiştim. dıbını emiyordum, dipte kalmış kornetto gibi dilimi uzatıp emiyordum. bu çığlık çığlığa kaldı. amı öyle ısındı ki... sırılsıklamdı artık amı. deniz suyundan değil, zevkten sırılsıklamdı. ve yannanımı elime alıp dıbına zütürdüm.
Tümünü Göster