1. 26.
    0
    sonra bu başladı telefondan mesajlaşmaya. günün büyüsü gidiyordu. kime, dedim. kime mesaj atıyorsun. bişi demedi. ona atıyorsan enayilik yapıyorsun çünkü o köprünün altından ne sular geçmiş. sadece kendini küçük düşürürsün, dedim. ona göre. bu devam etti mesaj atmaya. sonra, tamam, dedi. al kapattım telefonumu.

    birayı su gibi içmeye başlamıştı. oturuşu da değişmişti o da bağdaş kurmuş eteği kucağında toplamıştı. bacakları azdırıcılık seviyesine gelmişti ama o an nedense onu gibmeyi düşünmedim. biraz daha içtik, bu tekrar uzandı, biraz daha sohbet ettik, sustuk ve bu uyuya kaldı. ben de uyuyakaldım. gece 2 gibi uyandım, bi baktım bu çimlerde yatıyor. eteği neredeyse kıçına kadar toplanmış. aslında orada külodunu indirip gibmek vardı, ama aklıma bile getirmedim. omzunu dürtüp uyandırdım.

    ece, dedim. ece uyan uyuyakalmışsın. bu mayışmış bir şekilde uyandı, ilk yaptığı şey kıçını düzeltmekti. oha, dedi. kaç saattir uyuyoruz. bişi değil, 1 saat falan olmuş. hadi sen odana git, dedim. ya da gel, önce yüzünü yıka. mutfak lavabosunda yüzünü yıkadı. tamam, dedi, iyiyim. hadi o zaman daha fazla gecikme, dedim. yalpalaya yalpalaya eve yürüdü. uzaktaki silueti kaybolduğunda çuval gibi yatağa attım kendimi ve zıbardım.
    ···
   tümünü göster