sözlüğün en güzel kızıyla yaşadıklarım

kahvaltı tabağından 3-5 bir şey tırtıklayıp ben daha 6. çayımı(kahvaltının yanında çay sınırsızmış) alırken çayı getiren garsona tabağı alabilirsiniz diyince fakir olduğumu çakmasın diye her zaman yaptığım gibi tabağın dibini bu kez sıyırmayıp hatta bal ve reçelin yarısını bırakıp benim tabağımı da alabilirsinz diyince garson oha huur çocuğu tabağıda yeseydin der gibi bir bakış attı. fakir bir ailede büyüdüm çocukken sabahları sofraya bi tabak soğan-çökelek konurdu tabağın dibini sıyırmadan sofradan kalkamazdık nimettir, günahtır arkandan ağlar denirdi o gün bugündür önüme ne geldiyse siler süpürürüm.
muhabbete benim üzerimden devam ettik çok şanslı olduğumu benim gibi özgür olup şehir şehir ülke ülke gezebilmek istediğini söyledi. facebookta avrupada gezdiğim şehirlerde çektirdiğim fotoğrafları çok beğenmiş venedik e bayılmış falan. ilerde bir gün birlikte gidebiliriz sana rehberlik yaparım dedim, ailesinin asla müsaade etmeyeceğini muhafazakar ve baskıcı bir ailede büyüdüğünden bahsetti. konuyu değiştirip inci sözlük cevahir rezaletini hatırlıyor musun dedim yooo bilmiyorum dedi, nasıl 4.nesilsin sözlükteki en bomba olayları bilmiyorsun dedim sözlüğe çok nadir giriyorum dedi. hatırlamayanlar ve bilmeyenler için cevahir rezilliği; http://kisalt.com/6jl
istanbulda en iyi bildiğim yer taksim olduğundan taksime gidelim mi diye sordum, taksim olmaz akrabalardan biri görürse sorun olur dedi. bu saatte taksimde kim görecek hem dolaşmayız gider bi kafeye otururuz dedim zorda olsa ikna oldu. hesabı ödemek için atıldığımda olmaz ben seni davet ettim ben ödeyecem diyince bir kez daha şaşırdım üniversitede bütün okul masraflarımı karşılayan çirkin sevgilimden buyana ilk defa bir kızın hesap ödemeyi teklif ettiğinine şahit oldum, yok bunu ben ödeyeyim kahveleri sen ödersin diyip 50tl tutan hesabı ödedim.