yaşadıklarımı anlatıyorum beyler

uçağa oturmuş kalkışa hazırdık... ben cam kenarında oturuyorum semih ortada oturuyor koridor tarafımız boş... 10 dakika boyunca hafiften yüksek sesle gülüşüyoruz yeni çıkmış bir devlet bahçeli videosunu ikimizde izlemişiz ona yarılıyorduk yanlış hatırlamıyorsam... daha bahçeliye yeni yeni yükleniyor insanlar yeni çıkmış o goygoy.. krize girdik amk zaten hali hazırda alkolde karışmış bünyeye...

derken yanımıza küt diye 1.55 boyunda bir cisim oturdu.. beyler bakın kız diyemiyorum bir cisim oturdu... yaşı 28-29 falan... biz noluyo lan falan olurken.. sizde türksünüz galiba türk olduğunuzu anlayınca tanışmaya geldim dedi.. uçakta 30 dakika boyunca oturdu ve muhabbetiyle bildiğin baydı , arkadaşlarıda arkada oturuyorlarmış baktık 4 kız daha var arkada.. neyse belki anlamış olacak ki bayıldığımızın uçuşun ortasında kalktı arkadaşlarının yanına gitti , memnun oldum dedikten sonra...

uçağın tekerlekleri piste vurdu ve sonunda fiumicino airport a geldiğimizi duyuran kaptan konuşmasıda duyulmuştu.. aşağıya indik bizi bavullarımıza zütürecek olan otobüse bindi herkes.. bi çocuk gördüm 3 yaşında falan beyler yok böyle bir tatlılık... sarışın mavi gözlü beyaz tenli yanakları hafif sarkık... çocuğu seviyorum ama döverek seviyorum ısırıyorum resmen... annesine baktım esmer , babasına baktım zenci ulan çocuğa baktım sarışın mavi gözlü beyaz tenli... bundan bunun çıkmasına imkan yok bir karışıklık olması gerekiyor burada... ben çocuğu bir yandan ısırarak seviyorum severkende anan baban kömürlükte mi yaptı lan seni , tüpçüden mi yaptı anan seni falan diye seviyorum... kadın demez mi ayıp olmuyor mu diye... bildiğiniz kıpkırmızı oldum , hasgibtir dedim ya nasıl yani... özür diledim direk otobüsün diğer tarafına gittim adamla konuşmaları italyancaydı ama.. yaklaşık 2 saat o şoku üzerimden atamadım beyler... her yerde türk vardı amk , her yerde ama gitmediğimiz yer yok bir de bize vize uygulanmasa anasını gibcez demekki dünyanın..