üçüncü dünya savaşı kurgu hikayem

Peki türkiye'de neler oluyordu?

Devrimden sonra inanılmaz bir fişleme ve yoketme metodu uygulanıyordu. ülkede devrime olası bir direniş
planlayacak, inkilapları sekteye uğratabilecek tüm isimler ; gazeteciler, basın mensupları, parti liderleri,
siyasiler, avukatlar,yargıçlar, öğrenci grupları tek tek fişleniyordu. devletin resmi kanalından bu fişlemeler alenen yapılıyor.
halka açıkca hedef gösteriliyordu.TSk içinde yeni bir birlik oluşturuldu, Adı : DEvrim muhafızları.

Kalinin sürekli televizyonlarda ulusa sesleniyor. DEvrimlerin gerekli olduğuna ve bundan sonra ülkenin ileriye gideceğine dair
halkta bir kamuoyu oluşturuyordu. muhalif addedilen gazeteler "sakıncalı olduğundan" dolayı ağır para cezalarına tutturuluyor. kapanmaya zorlanıyordu.
Devrim öncesi 107 olan özel televizyon kanalları devrim sonrasında 16'ya düşmüştü.

bütün bu kanallardan gün boyu devrim öncesi dönemin siyasilerin adının karıştığı yolsuzluklar, rant mücadeleleri, ihalete fesat karıştırmalar, zimmetine
para geçirmeler yayınlanıyor. halkın zihninde " işte bu adamlar ülkeyi yönetti, artık kurtulduk" görüntüsü oluşturulmak isteniyordu.

Devrim öncesi dönemlerde yapılan hukuksuzluk örnekleri boy boy gazetelere düşüyor, ülkede adalet devrimle geldi intibası oluşturuluyordu. halk,inanılmaz bir
beyin yıkanmasına mağruz bırakılmıştı.

" Ülkedeki kompradorların ülkeyi nasıl sattığını gösteriyorduk halkımıza. gerçekleri bilmek haklarıydı"

Volonin (kalinin'in yoldaşı)