dinleyen varsa bende bir hikayemi anlatıyorum

Sana birşey diyeceğim ama yanlış anlama torunum dedi. dinliyorum dede dedim senin arabayı istiyorlar senden sonra kullanmıyoruz zaten yük vuramıyoruz pek iki üç sefer yapmak zorunda kalıyoruz kıyamıyoruzda arabaya dedi. ama sana sormadanda satmak istemedim burda yazık olucak bizim elimizde cızılcek bozulcak dedi haklıydı ama sağolsun yıne bana sormustu ( maviydi zaten navara 4x4'du arkayıda kapattırmıstım masraf etmıstım epey cıdden işlerine yaramazdı heba olurdu araba calışanların altında ) sat dede tabi bana ne soruyorsun sen aldın işler için dedim işine yaramadıysa tutma elinde dedim ama duygulanmıştım amk. bozuntuya vermiyordum. tamamdır kopilim dedi ne kadara sattım dedi bilmem dede dedim süleyman abiye sor o ayarlar dedim sen takma kafana dedim. eğer zevkini alamadıysan yaza kadar dursun yazında binersin öyle satarız dedi yok dedim dede o arabanın yaza kadar binilcek hali kalmaz sen sat yazık olmasın hem arabaya hem parana dedim haklısın dedi hem bak çalışıyorsun baksana kitaplarda isimlerin cıkıyor sen daha iyilerini alırsın olmadı ben sana düğün hediyesi istediğin arabayi alırım kopilim dedi. amacı aslında arabayı satmak değildi sadece ne bilim artık orduya bağlı olmadığımı göstermek istiyordu. sustum öyle neye daldın dedi hiç dedim haydı kalk dedeli torunlu bir çarşıya çıkalım alem yakışıklı görsün dedi haydı dedim çıktık görenler sen ankarada değilmiydn hoş geldin beş gittin muhabbetleri yaptı.