1. 1.
    0
    36- yasin suresinde hesap gününün anlatıldığı kısımda 59,60,61. ayetler şöyledir; “59- (allah onlara şöyle diyecektir:) ey günahkârlar! bugün (bir kenara) ayrılın. 60-61- ben, sizden “ey ademoğulları! şeytana kulluk etmeyin, o sizin için apaçık bir düşmandır. bana kulluk edin. doğru yol, budur!” diye söz almadım mı?” allah arada bir elçi olmadan direk insanlarla mı muhatap olmuştur? allah bu ayette bizden söz aldığını mı söylemektedir? eğer allah bu ayetlerde belirtildiği gibi kendisine söz verenlere hesap soruyorsa, bugün dünya üzerindeki yaşayan insanların hepsinden allah söz mü almıştır? yoksa kur’an-ı kerim ahiret gününe kadar yaşayacak olan tüm insanlığa değil de, sadece hz. muhafazid’in kavmine mi gönderilmiştir?

    37- fatır suresinde denizlerden bahsedilen kısımda 12. ayette şunlar söylenmektedir; “... onda (suları) yarıp giden gemiler görürsün. (allah bunları) onun nimetlerinden elde etmeye .(çalışasınız diye yaratmıştır.) belki şükredersiniz.” bu ayette bahsedildiği gibi, gemileri, denizlerden faydalanabilmemiz için doğrudan allah mı yaratmıştır?

    38- fatır suresi 24. ayet şöyledir; “şüphesiz biz seni, müjdeleyen ve (onunla) uyaran biri olarak gerçek ile gönderdik. kendilerine bir uyarıcı gelmeyen hiçbir topluluk yoktur.” afrika kıtasında daha hiç diğer insanlarla karşılaşmamış kabileler yaşamaktadır, bunlara uyarıcı gönderilmiş midir? kutuplarda yaşayan insanlara uyarıcı gönderilmiş midir? çine, japonyaya, singapura uyarıcı gönderilmiş midir? adalarda yaşayan insanlara uyarıcı gönderilmiş midir? himalayalarda dağlarda yaşayan insanlara uyarıcı gönderilmiş midir? eğer bunların hepsine bir uyarıcı gönderilmişse neden hiçbirinin yazılı eserlerinde kur’an-ı destekleyen eserler yoktur, neden her birinin eserlerinde geçen yaratıcı inanışı farklıdır? ve eğer eskiden yaşayan tüm insanlara uyarıcı gönderilmiş ise bugün bize neden gönderilmemektedir? ya da bugün daha hiç başka insanlarla karşılaşmamış kabilelerde yaşayan insanlara bir uyarıcı gönderilmemektedir? üzerlerinden geçen uçağı canlı sanarak ona ok atan kabilelerin yaşadığı günümüzde neden bu insanların binlerce din ve kutsal kitap arasından islamı ve kur’anı kendilerinin bulup, öğrenip, iman etmeleri beklenmektedir?

    39- meryem suresi 27. ve 28. ayetler şöyledir; “27- hamile olduğu halde halkının yanına geldi “ey meryem! alışılmadık bir şey getirdin!” dediler. 28- “ey harunun kız kardeşi! baban, kötü bir adam değildi. anan da bir kahpe değildi.” bu ayetlerde hz. meryemin harun adında bir kardeşi olduğundan bahsedilmektedir. ancak hz. meryemin harun adında bir kardeşi yoktur. hz. musa’nın ise harun ver meryem adında kardeşleri vardır. yoksa iddia edilen gibi kur’an tevrattan mı türemiştir? tevrattan alıntılar yapılırken böyle bir yanlışlık mı yapılmıştır? kur’an da bahsedilen meryem hz. isanın annesi olan meryem midir, yoksa hz.musa ve hz.harun’un kız kardeşi olan meryem midir?

    40- meryem suresi 83. ayet şöyledir; “bizim o şeytanları kâfirlerin üzerine saldığımızı, onları (günahlara) yönlendirdiklerini görmedin mi?” şeytanları allah mı kâfirlerin üzerine salmıştır? onları günaha yönlendirsinler diye mi şeytanları üzerlerine salmıştır?

    41- isra suresi 45 ve 46. ayetler şöyledir; “45- sen kur’an okuduğun zaman, biz seninle ahirete inanmayanlar arasına görünmez bir örtü koyarız. 46- onu anlamalarına engel olsun diye, kalplerinin üzerine kabuklar geçiririz, kulaklarına da ağırlıklar koyarız. kur’an’da rabbini tek olarak andığın zaman, ürkerek arkalarına dönüp giderler.” enam suresi 25. ayet de şöyledir; ”içlerinden kimisi seni kur’an okurken dinler. ancak biz, onların kalplerine onu zevkle anlayıp dinlemelerine engel olan kabuklar geçirmişizdir. onların kulaklarında da bir ağırlık vardır. her mucizeyi görseler de, ona iman etmezler. hatta sana geldiklerinde, seninle tartışırlar. inkâr edenler, “bu, öncekilerin masallarından başka bir şey değildir!” derler.” bu ayetlerde ahirete inanmayanların kur’anı anlamamaları için allah’ın onların kalplerinin üzerine kabuk geçirdiği yazmaktadır. inanmayan kişi kur’anı dinlemeden nasıl körü körüne inanabilir? allah neden inanmayanların kur’anı anlamasını engellemektedir? inanmayan kişiler anlasın da iman etsin diye kur’an gönderilmişken, neden allah inanmayanların kalplerine kur’anı anlamasınlar diye kabuklar geçirmektedir?

    42- isra suresi 73, 74 ve 75. ayetler şöyledir; “73- az daha seni bile, sana vahiy ettiğimizden başkasını bize karşı iftira edesin diye, fitneye düşüreceklerdi. o zaman, seni dost edineceklerdi. 74- eğer biz sana direnç vermemiş olsaydık, az daha onlara az bir şey kayacaktın. 75- o zaman biz sana, hem hayatın acısını, hem de ölümün acısını tattırırdık. sonra bize karşı kendin için bir yardımcı da bulamazdın.” allah bu ayetlerde hz. muhafazide neden kızmaktadır? hz. muhafazid yanlış bir iş yaptığı için mi allah ona kızmaktadır? inşirah suresi ilk 3 ayetinde bahsedildiği gibi allah hz. muhafazidin göğsünü açıp temizlememiş midir? buna rağmen hz. muhafazid nasıl allah’ı kızdıracak bir şey yapabilir? yoksa “şeytan ayetleri” denilen ayetler gerçek midir? allah bunları vahiy ettiği için mi hz. muhafazide kızmıştır? şeytan ayeti meselesi şöyledir; "şeytan ayetleri" diye ünlenen sözlerin önce kuran'a ayet olarak sokulduğu, bu sözlerde "lat, uzza, menat" adlı tanrıçalar övüldüğü için putataparların, peygamber ve inanırlarıyla birlikte secde ettikleri, bir olay olarak kaynaklarda yer alır ve hadislerce desteklenir. hadis 1: “peygamber mekke'de necm suresini okurken secde etti ve onunla birlikte, aldığı toprağı alnına zütüren yaşlı birinin dışında müslüman ve putatapan herkes secde etti." (kaynak: buhari (hadis no:555), tirmizi ve öteki hadis, fıkıh kitapları.) bu hadise göre şu sorular sorulabilir; 1- peygamberin can düşmanı diye nitelenen putataparlar nasıl oldu da, hz. muhafazid ile bir araya gelebildiler? 2- putataparlar nasıl oldu da, hz. muhafazid ile birlikte secde ettiler? diğer bir hadis ise şöyledir; “peygamber mekke'de iken necm suresini okuyordu. "lat'ı, uzza'yı ve bir öteki, üçüncü (put) olan menat'ı gördünüz mü?” diyen yere gelince şeytan, peygamberin diline şunu atıverdi; “işte bunlar, yüce turnalardır. şefaatleri de elbette ki umulur." bunun üzerine putataparlar: "muhafazid daha önce değil, bu gün tanrıçalarımızı iyi sözlerle andı!" dediler. yine bunun üzerine peygamber secde etti ve onlar da secde ettiler. işte bu nedenle de allah şu ayeti indirdi; “(ey muhafazid!) senden önce hiçbir peygamber yoktur ki, şeytan onun okudukları arasına, bir şeyler katıp bırakmasın. allah, şeytanın bıraktığını bozar, kendi ayetlerini güçlendirir. allah bilendir, hikmetlidir." (hacc suresi, ayet:52) (anlatan peygamberin arkadaşları: abdullah ibn abbas'ın da içinde olduğu bir topluluk. kaynak: süyuti, ibn hacer) bu olaya göre hz. muhafazid vahiy okurken şeytan ona başka ayetler okutmuştur. şeytan nasıl olur da allah’ın peygamberini kandırabilir? şeytan hz. muhafazidi kandırırken allah neden fark etmemiş, yada müdahale etmemiştir? allah sonradan mı fark edip yeni ayetler göndererek durumu düzeltmiştir?

    43- hûd suresi 13. ayet şöyledir; “yoksa “onu kendi uydurdu?” mu diyorlar. de ki: “haydi onun gibi uydurma on sure getirin. allah’tan başka gücünüzün yettiğini de çağırın. eğer doğru söylüyorsanız, bunu yaparsınız.” bu ayete göre kimse kur’an ayetlerine benzer on sure yazamaz. ancak etrafta bir sürü sahte ayetler ve sahte kur’anlar dolaşmaktadır. onların hiçbiri kabul edilmese bile, şu an ben oturup on tane ayet uydursam kur’anın doğruluğu bozulacak mıdır? hiç kimse on tane ayet uyduramaz mı?
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster