1. 51.
    0
    45- hicr suresi 9. ayet şöyledir; “şüphesiz bir uyarı ve öğüt (olan kur’an’ı), biz indirdik biz. onu, mutlaka biz koruyacağız.” bu ayette allah kur’an’ı koruyacağını söylemektedir. peki hz. muhafazidin vahiy katiplerine yazdırdığı ilk nüshalar neden korunmamış ve yok olup gitmişlerdir? hz. muhafazidin sakalı, hırkası, sandaletleri bile günümüze kadar saklanabilmişken, allah’ın gönderdiği ve koruyacağına söz verdiği kur’an-ı kerim neden günümüze kadar saklanamamıştır? neden kaynağını bilmediğimiz, sadece rivayetlere bağlı olarak bildiğimiz hz.muhafazid’in ölümünden sonra başkaları tarafından yazılan kur’an-ı kerim’in doğruluğuna inanmak zorundayız? kur’an-ı kerim’in yazılması araştırıldığı zaman şu bilgiler karşımıza çıkmaktadır; “hz. peygamber okuma yazma bilmediği için, vahiy halinde inen ayetler hafızasına işlenip kalırdı. hz. muhafazid de bunları unutmaz, yıllarca sonra tek hecesi fark etmeksizin aynını tekrarlardı. müslümanlar bu ayetleri ezberlerler, okuma yazmasını bilenler de yazılı haliyle tespit ederlerdi. zamanla vahyedilen (vahiy halinde inen) ayetler ezberlenirken, bunları ezberleyenler “hafız” diye tanımlanmışlardır. aradan zaman geçtikçe bu hafızlardan bazıları savaşlarda şehit düştüler, bazıları da ecelleriyle öldüler. bu durumda ayetleri ezbere bilenlerin sayısı azalmağa başlamıştı. papirüslere, kemik ve tahtalara, pişirilmiş tuğlalara, deri üzerine yazılmış sureleri bir arada toplamayı ilk düşünen halife ebubekir oldu. her sure kağıt, ya da kurutulup işlenmiş deri üzerine yazılmaya başlandı. böylece kur’anın ilk olarak bütün halinde yazılı şekli ortaya çıktı ve buna “sayfalar” anldıbına gelen “suhuf” adı verildi. halife ebubekirin ölümünden sonraki halife ömer de aynı işi sürdürdü. belirli bir süre kur’an nüshaları çok kişinin elinde suhuflar halinde kaldı. ömerden sonra halife olan osman, kuranın tek kitap olarak düzenlenmesini emretti. yazılı bütün nüshalar bir araya getirildi. incelemeler sonucu, ortada sadece beş adet güvenilir nüsha olduğu anlaşıldı. görevlendirilen özel bir kurul karşılaştırmaları, düzeltmeleri yaparak, her türlü kuşkudan uzak, kesin bir nüshayı meydana getirdi. elde edilen nüsha hattatlar tarafından yazılarak çoğaltıldı. doğruluğundan şüphe edilen öteki nüshaların hepsi ortadan kaldırıldı.” (kaynak: http://www.birdunyabilgi..../…i-kerim-nasil-yazildi ) araştırınca da görülmektedir ki, bir dönem birkaç farklı kur’an meydana çıkmış, o dönemin bazı insanları tarafından aralarından doğru olduklarına inandıkları birisi seçilmiş, diğer nüshalar imha edilmiştir. bu kişiler hangi nüshanın doğru olduğunu nereden bilmişlerdir? allah’dan onlara hangisinin doğru olduğu hakkında vahiy mi gelmiştir? allah koruyacağına söz verdiği kur’anın değişik kopyalarının çıkmasına müsaade ederek, ve ilk yazılan nüshalarının günümüze ulaşmamasını sağlayarak neden inananları şüpheye düşürmektedir? insan bunları düşündüğü ve şüpheye düştüğü için günaha mı girer? ve allah daha önce gönderdiği zebur, tevrat ve incil’i neden korumamıştır? bu kitapların insanlar tarafından değiştirileceğini bilmemekte midir? neden yüzyıllarca insanların değiştirilmiş kitaplara inanmasına müsaade etmiştir?
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster