ebru'dan aldığım gazla kendime olan o 3 gün önceki güvenim yerime gelmişti .

ya da bunun asıl adı cahil cesareti miydi?

kafamda deli sorularla evin yolunu tutmuştum , vay anasını ev diyorum . Sarhoş'un yanı artık benim gerçek ve tek yuvamdı .

O an bedenimin kontrolü bende değildi , ebrunun tek bir sözcüğü mental anlamda büyük manevralara yol açıyordu bünyemde .

öyle ki birkaç dakika geçtikten sonra evin yolunu yarıladığımın farkına varmıştım abimin pastahanesinin önünden geçiyordum

Aylar önce bana artislik yapan elemanların yükleme kamyonundan unu nasıl taşıdığını görünce para kazanmanın ne kadar emek isteyen bir
uğraş olduğunu anladım.

Tabi abimin neden bu garsonları bana karşı savunduğunuda o anda çözdüm , tüm güçlerini harcıyorlardı ekmek paraları için.

Bu arada abimle de göz göze geldik bu ikinci oluyordu bugün , el kol yaptı nereye anlamında tabi ben o anda roman abramoviç'in elinden ihale alan
geleceği parlak ve kendine güveni tam olan iş adamı klasında tam yol ileri kafamı çevirip kesin adımlarla ıslak
kaldırımları arkamda bırakmıştım.

Bu arada berber fotoma da göz ucuyla bakıp kendimle gurur duydum ve kısa bir süreliğine de olsa şükrettim ( yanlış anlamayın çok kısa bir an içindi imam olmayacağım hikayenin ileri aşamalarında o konuda rahat olabilirsiniz )

Keşke bugün burcunun arkadaşına da evet o berberdeki resmi olan genç delikanlı her ne kadar tipsiz olsa da tuttuğunu koparan benim deseydim , bunlar önemli beyler kendine güven her şeyden önce geliyor.

Neyse 5 6 kilometrelik bir doğa yürüyüşünden sonra ( her yer bataklık amk şehirde alt yapının alt'ı yok ) sarhoşu gördüm .

Evin girişinde de bir kamyon vardı .

Mobilyalar gelmiş , hem kamyondan hem de sarhoşun yüz ifadesinden anladım .

Yılmaz vuralın gol atan oyuncusunu yanına çağırdığı gibi çağırıyordu beni , hani gel gel diyip kıçına sevinçten bir tekme attığı o sahne var ya ha işte tam öyle.

Eyvallah dedim ustalara , kanepeleri sarhoşun yeni dediği kanepenin olduğu odaya koydular, zaten 2 oda vardı da .

Eskiden olsa gelen ustalara çay ikram ederdik , şimdi kuru bir teşekkürle uğurlamak olmadı dedim kendi kendime .

Neyse elden bir şey gelmez ki durumumuz ortada . Düzelecek tipsiz umudu kesmeye ne gerek var , bana göre değil zaten umutsuzluğa kapılmak.

Sarhoşla direk kanepeleri teste başladık 2 3 dakika ne kadar yumuşak mis gibi olduğunu tekrar ettik beraber . Tabi oturmuyorduk bildiğin yığılmıştık üstüne.

Bünye kaldırmıyordu tabi artık iskelet sistemi çökecek hale gelmiş , bu ilaç gibi geldi .

O an Sarhoş doğruldu , gözleri parlıyordu bana doğru uzun uzun baktı. Bende istemsiz kalktım kaş göz yaptım gülerek ne oldu dedim.

-ulan tipsiz ben senin hakkını nasıl öderim ( hafif gözler dolu)
-ayıpsın be sarhoş

ağlamaklı oldu bende üzüldüm lan haline adamın. bu duygu yüklü anlar kim bilir ne kadar uzun yılların birikmiydi.

Bi anda konuştu ;

-tipsiz geçen şu laptopundaki kadın varya pemel mi ne
-pamela anderson'mu
- ha işte o , çok güzel kadınya söyleyemedim o gün.

güldüm istemsiz bir şekilde , ne samimi duygular barındırıyordu sarhoşun o yıllanmış bünyesi.

-tipsiz daha bitirmedim , o güzel kadın ama .
-güzel evet ama ne (hala sırıtıyorum)
-sen daha güzelsin be taşşağına kurban olduğum.

O an üstüme atladı kanepenin ayaklar zaten allaha emanet o an kırıldı , 200 liraya mobilya takımı mı olur be beynini gibtiğimin tipsizi bildiğin çürümüş kalas getirmiş o çocukları . Sarhoş yılların brikimini üstüme kustu resmen . Beni ters düz edip yarım saat inmedi . Çok samimi dediğim adam tam bir bin çıktı . Ebru'yu aradı beni zorladı konuşmam için Ebru'yu sarhoşun evine davet ettim . 3some yaptık akşam ahmette geldi 4some olmaz fantaziye aykırı diyerek beni anlmın çatından vurdu 3'ü mutlu mesut o evde yaşadılar

Not: Ahmet'in mobilya dükkanı boşta kalınca Abim işletmeyi devraldı , mobilyacı olma hayal ederken abim yine benden önce davrandı. (şerefsizsin lan )