1. 51.
    0
    anneannemin dedesinin dedesi zamanında bir alkarısı yakalamış ve esir etmiş. tam kırk yıl konakta hizmet görmüş bu alkarısı. kocaman memeleri varmış, tek başına bütün konağın işlerini çekip çevirirmiş. yemekleri yaparmış, temizlik, çamaşır, bağ bahçe işleri hepsini tek başına halledermiş. her gün bir kuzu kesermiş büyük dedem çünkü sadece taze ve kanlı ciğer yermiş bu kadın. dedemin esiri olduğu içinde başka lohusa kadınlara da gidip ciğerini sökemezmiş. bazen sabah namazına kalkınca konak ahalisi sokaktan geçen elinde kanlı bir ciğer olan başka alkarıları'nı görürlermiş. ancak onlar bizim eve hiç gelmezlermiş çünkü arkadaşları bizde esirmiş. tam kırk yıl sürmüş bu esaret. kırkıncı yılın sonunda alkarısı dedeme yalvarmış, " kırk yıldır hizmetindeyim, artık beni bırak. evime, bacılarımın yanına döneyim" diyerek ağlamış. dedem de benim kanımdan hiç bir lohusa'ya dokunmayacaksınız ne sen ne de bacıların şartı ile kabul etmiş. tutmuş bunu saçlarından bir su kaynağına gitmişler. "benim bacılarım bu suda yaşar demiş, şimdi beni suya at ve bekle. eğer su kan halini alırsa anlaki beni kabul etmediler ve öldürdüler . eğer suyun rengi değişmez ise aldılar beni tekrar aralarına" demiş. dedem atmış suya alkarısı'nı biraz sonra sudan daha yaşlı bir alkarısı çıkmış ve dedeme "kızımı bana geri getirdin, sana yemin vermiş ki sizden hiç bir kadına dokunmayacağız ben ve kızlarım, dünya durdukça bizden yana emin ol" dedikten sonra eklemiş " ama artık kızım bizim yanımızda kalamaz, insanlarla beraber yaşadı ve insan etinin tadını unuttu. artık bizim için o da bir insan sayılır" dedikten sonra suya atlamış ve biraz sonra suyun rengi kıpkırmızı olmuş. anlamış ki dedem öldürdüler bacıları al'ı. o günden beri bizim ailemizde lohusa kadınlara al gelmezmiş.

    ekşi sözlükteki hasanikisalakosmandort nicki yazar benim bu arada calmış demeyin
    ···
   tümünü göster