1. 76.
    0
    uso, tazının, çadırın, obanın yöresinde dönüyordu. kırılmaz, kopmaz
    bir urganla bağlamışlar gibi. arap kadınları çığlık çığlığa türküler
    söylüyorlardı, düz sesleriyle, çöl gibi geniş, yaygın, bitip tükenmez
    sesleriyle.

    uso, dedi, uso kalk, kalk, kalk yürü. altı üstü bir kınalı tazı.
    tazının kınalı tüyleri yıldırıyordu. orada kara kıl çadırın önünde derin,
    dalgalı kumun ortasında. kara çadırlar eski zamandan, çadır icat olunduğu
    çağlardan kalmışlardı. kara kaşlı, kara gözlü, uzun bacaklı arap kadınları. ve
    uzun, çökük yüzlü, avurtları avurtlarına geçmiş, beli hançerli, savrularak
    yürüyen, uzun adımlı, çok iri, yalım karası gözlü erkekler... uzun parmaklı.
    ···
   tümünü göster