1. 1.
    +1
    1878 Berlin Antlaşması ile birlikte Osmanlı yı zorlu bir durum bekliyordu. Batılılar Osmanlı'yı yıkmak için ilk defa bu kadar ümitlenmişlerdi. Bulgaristan Romanya Sırbistan Karadağ gibi Osmanlı ya 300-400 yıldır bağlı olan devletler bağımsız olmuşlardı.2.Abdülhamit'i zor bir görev bekliyordu. Hükümdarlığı boyunca toprakları elde tutmak için çaba gösterdi ve kısmen başarılı olduğu söylenebilir. Ancak sıkı bir istibdat dönemiydi. Yıldız istihbarat teşkilatı bir sürü insanı fişlemişti.Özgürlük kelimesi adeta yasaklanmıştı. Tevfik Fikret gibi şairlere büyük baskılar uygulanıyordu. Bunun üzerine 1908 de 2. Meşrutiyet ilan edildi bu dönemi kısa bir şekilde özetlersek:

    Meşrûtiyetin ikinci defâ îlân edilip süresiz tâtile giren Meclis-i Mebûsanın yeniden toplanması için ilk faaliyet ittihad-ı Osmânî ismiyle birkaç kişi arasında kurulan bir cemiyet tarafından başlatıldı. Bu cemiyet daha sonra ittihat ve Terakkî ismini aldı. 1885’te ismini duyuran cemiyetin fikirleri; Mülkiye, Harbiye ve Tıbbiye talebeleri arasında yayılmaya başladı. Hükûmete ve Pâdişâha muhâlif olan bu hareket, haber alınarak dağıtıldı. Sıkı şekilde tâkip edilmeye başlanınca cemiyet üyelerinin büyük bir kısmı yurt dışına kaçtı. Paris, Napoli, Cenevre ve Londra’da çıkardıkları gazete ve dergilerde hükûmet aleyhine, Meşrûtiyetin îlânı lehine yazılar yazıp, bunları yurda gizlice sokmaya başladılar. Fransız ihtilâlinin yüzüncü yıldönümünü kutlama merâsimleri dolayısıyla Paris’e giden Ahmed Rızâ da orada kalarak Jön Türk hareketinin liderliğini ele aldı. Çıkardığı Meşveret Gazetesi’nde ve saraya yazdığı layihalarda o da meşrûtiyet, hürriyet kavrdıbını işlemeye başladı. Ancak Jön Türklerin yurtdışı yayınları tenkit ve temennilerden ibâret kaldı. Osmanlı Devletinin sosyal ve ekonomik temellerine dâir araştırma ve yayın faaliyetinde bulunamadılar.
    Jön Türkler yurda döndüklerinde hiçbirisi tecrübe ve tetkik sâhibi olmak hüviyetini taşımıyorlardı. Ülkenin ve çağın sosyal, siyâsî şartlarından habersiz, gerekli fikir olgunluğundan mahrumdular.
    ittihat ve Terakki Cemiyeti ilk kongresini 1902’de Paris’te yaptı. Kongreye ittihat ve Terakkî üyeleri Prens Sabahaddîn ve taraftarları, Sırp, Bulgar ve Ermeni komitacı reisleri katıldılar. Oy çokluğu ile alınan kararların en önemlileri Meşrûtiyetin îlânı için iş birliği yapmak ve Osmanlı Devletinde milliyetlere göre mahallî muhtâriyetlerin kurulmasını sağlamak gibi hususlar teşkil ediyordu. Ahmed Rızâ ile Prens Sabahaddîn arasında kongrede ortaya çıkan anlaşmazlık her ikisinin bir araya geldiği ilk ve son kongre olmasına sebep oldu.
    Ahmed Rızâ, Meşrûtiyetin îlânı için yabancı devletlerin müdâhalesi fikrini reddederken Teşebbüs-i Şahsî ve Adem-i Merkeziyetçi fikirleriyle meşhur Prens Sabahaddîn bunu savunuyordu. Yine bu kongrede hâtırât yazılmaması, bu işin teşekkül ettirilecek bir heyet tarafından yapılacağı karara bağlanmış ancak, bu heyet teşekkül ettirilmemiştir. Cemiyetin gizliliği prensip edinmesi ve heyetin de teşekkül ettirilmemesi sebebiyle 1908 öncesine âit ittihat Terakki hakkındaki belgelerin sayısı çok azdır. Almanya 1898’den îtibâren Meşrûtiyet idâresi için ittihat ve Terakkî hareketine gizlice yardım etmeye başladı. ittihatçılar kendi aralarında ingiliz ve Alman yanlısı diye ikiye ayrılmaya başladılar. Fakat bu ihtilaf Meşrûtiyete kadar pek önemli bir mesele olmadı.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster